Elinizdeki kitabın biri teorik, öteki pratik olmak üzere iki amacı var: Teorik amaç, kitabın başlığından da anlaşılacağı gibi, "gerçek bilgi" ile "sözde bilgi" (veya "sahte bilgi") arasındaki aynmlan belirtmek, pratik amaç ise bu bilgilerin ışığında karşılaşabileceğiniz herhangi bir fikir veya iddiayı dogru değerlendirmenize, yani o fikir veya iddianın "inanılmaya değer" olup olmadığını saptamanıza yardımcı olmak. Bu sanıldığı kadar kolay bir iş değil. Her şeyden önce kişide bir "inanma sorumluluğu" duygusunun varolmasını gerektiri- yor. Bir başka deyişle, kişi "yanılmaktan", dolayısıyla "yanıltılmaktan" çekinen, yani "şüpheci" bir yaradılışta olacak. Zira şüphedlik doğruluk sevgisinin bir başka yüzüdür. Bu ise hiçbir fikre kolay kolay inanmamayı, "güç beğenir" olmayı içerir.