Gönderi

Bugün ülkemizde sağlam, tutarlı bir “aydınlar birliğinin varlığı sözkonusu edilemiyorsa bu, dün, böyle bir birliktelik oluşturulamadığı içindir. Türk aydınını ne yazık ki anti-faşist kaygılar bile birleştirememiştir yakın geçmişte. Bölüne bölüne yüzlerce tekkeye ayrışan bu topluluk, sonunda bütün gücünü yitirmiştir. 1950’lerin yazın dergilerinde Cemal Süreya, Muzaffer Erdost, Sezai Karakoç imzalarını aynı dergide, aynı sayıda, yanyana görebilirdiniz; 1980’lere gelindiğinde, bu üç ayrı çizginin ve nice başkalarının temsilcilerinin biribirilerine bir selâm borcu bile kalmamıştı.
Sayfa 20 - kırmuzı, 1993Kitabı okudu
·
2 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.