Kitabı okurken bilim kurgu romanı bir distopya olduğunu unutmadan okuyun. Olaylar gerçek değil, hayal ürünü... gibi gözükse de anlatılmak istenen aslında acaba biz de böyle miyiz? İnsanlığın sonu duyguların olmadığı bir yere mi gidiyor ? Hissetmek nedir bilinmeyen , insanlar arası bağların önemi olmadığı, sürekli toplum içinde yaşayan yalnız bırakılmayan ama aslında içten içe yalnız kalan bizler miyiz? Anlatılan hayal ürünü mü yoksa gerçekten bu çağda biz böyle mi yaşıyoruz ? Doğumunuz bile yapay, tüm hislerden uzak ve şartlandırmalarla gelişmiş bir büyüme... Birileri sizin nasıl olmanızı istiyorsa ona zorluyor ve bu şartlanmalar yüzünden aykırı davranmak çoğunun aklına bile gelmiyor. Aykırı olan da toplumdan uzaklaştırılıyor. Sanki kimi şeyler çok benziyor yaşadığımız döneme, ne dersiniz ? İnsan her duyguyu tatmak ister. Mutsuz bile olsa sonunda mutlu olacağı bilmek ve o mutluluğu hak etmek. Bu his tarif edilemez. "Her şeyin ulaşılabilir olduğu dünyada, hiçbir şeyin önemi yoktur." Bu distopyada "hiçbir şeyin bedeli yeterinde ödenmiyor." özellikle şartlandırmalarda söylenen mutluluklar için. Aykırı davrandığınızda bedeli oluyor tabi ki :) Toplumsal istikrar neden şartlandırmalarla sağlansın, insanları hissizleştirip makine haline getirmek istiktar mıdır ? İnsan olmanın anlamı sadece istikrar mı yoksa iyisi ve kötüsüyle her durumu hissetmek mi ? "Kolay vazgeçerek hiçbir şey elde edemezsin." Ama bu distopyada vazgeçmek düşünmemek gerek. Çabalama yok, çok düşünüyorsan soma alıp bir nevi uyuşursun. O zaman insan neden var? Hayvan gibi basit duygularla yaşayıp içi boş mutlulukla yaşayıp ölmek için mi ? "Birey duygulandığında, toplum yalpalar." Toplum olması için bireylerin sadece var olması ve şartlanmalarla yaşamış olması mı gerekir yoksa her insan kendisi için yaşayıp duyguları sonuna kadar hissederek mi yaşamalı ? Okurken olayın aslında kurgu olduğunu unutmayın. Fakat anlatılmak isteneni her noktada anlayıp idrak edince insan gerçekten şaşırıyor. Biz nelere şartlandırıldık ? İçinize ve topluma dönük aslında cevabını çok iyi bildiğimiz soruları sormaktan kendimi alamadım. Farklı bir bakış açısı, başka dünyalar ve bu kadar ileriye dönük eleştiri yapılmış bir kitap 1932'de basılmış. Neredeyse bir asır önce... İnsanı gerçekten şaşırtıyor.

Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,6bin okunma

·

9 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nihal Bilgin