Selahattin Demirtaş'a istemsizce bir sempatim var demekle başlamak ve belki de ona olan yoğun sevgimden dolayı objektif bir değerlendirme yapamayabileceğimin sinyallerini vererek başlamak istedim önce. Leylan ve Devran kitabını okuma listeme eklemiştim. 1 aylık bir süreçte ikisini de bitirmeyi düşünüyordum. Fakat öyle olmadı Leylan'ın bende yarattığı sürükleyicilik aynı gün içinde hem Devran'ı hem Leylan'ı bitirmemi sağladı. Kitaplar bittiğinde öyle bir hissiyat vardı ki içimde önceden Seher'i okumamış olsaydım eğer onu da aynı gün okumak için elimden geleni yapardım. Belirttiğim gibi sürükleyicilikte neredeyse klasik batı edebiyatının boyutlarına ulaşan kitabın değindiği konular bunun sebebi olsa gerek. Öteki görülmüş ve bundan kurtulmak için yaptığı her hamlede daha da ötekileştirilmiş bir toplumun geçirdiği derin travmaları anlatmasının yanı sıra kadın erkek eşitliğine de çağdaş vurgular göze çarpmakta kitapta sık sık. Leylan kitabının bir başka etkileyici özelliği ise herhalde Türkiye edebiyatında yazılmış bilim kurgu niteliği taşıyan en güzel örneklerden biri. Spoiler vermiş gibi olmadan nasıl anlatırım bilemem ama özellikle tıp alanında çok iyi kurgulanmış bilimsel bir olay örgüsüne sahip. Sakın kitabın başlarında bu olayı arayıp bulamayınca okumayı bırakmayın ortalarında oluyor kast ettiğim şeyler. Hoş öyle yapsanız bile okumayı bırakmayacağınız kesin. Çünkü biraz düşündüm de baştaki o tertemiz aşkı mahalle ortamını sıkı dostlukları ve mizahi anlatımı görünce eminim çok etkileneceksinizdir. Çok da uzatmak istemiyorum yargıya bağlıyım artık. Kitabı okumadan önce önyargılarınızı yok edin demiyorum ama lütfen bir süreliğine askıya alın. Ve okuduktan sonra kendinize şunu sorun: " Bunu yazan birinin kötü olma ihtimali olabilir mi cidden yaw?"

LeylanSelahattin Demirtaş · Dipnot Kitabevi · 20236,4bin okunma

··

27 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

ŞİRAZİ