Gönderi

Eğer insanlara faydalı olmak, insanca yaşamak ve Müslümanın neliğini temsil etmek istiyorsan bilmen gereken ilk şey dostlarının olacağı gibi düşmanlarının da olacağı gerçeğidir. Bu arada en büyük düşmanın seni yolundan etmek isteyen şeytanın ve onun iğvalarına kapılmaya müsait olan nefsindir. Bu yolda olmak meşakkatlidir. Ne kadar yükseğe çıkarsan aşağı düşüşünün şiddeti o kadar artar, düşmemek için mücadele etmelisin, ama düşmek insanın tabiatında var. Öyle ise düştüğün zaman seni ayağa kaldıracak dostlara, muhataplarına sahip olmalısın. Sen nasıl düştüğünde bu düşüşünde senin yaralarını saracak birilerini arıyorsan düşen insanların da yaralarını sarmak için merhamet sahibi olmak mecburiyetindesin. İnsan daima kendisine iyilik yapılmasını ister. Kendisine yapılanı bir ise bin eder de başkasına verdiği zarar bin ise bir telakki eder. İşte mertlik, yiğitlik, şahsiyet sahibi olmak kendini her zaman daha hatalı başkasını ise masum görmek ve ona el uzatmak demektir. Bu ahlaka sahip olmaktan öte bunun eksikliğinin bile farkında olmayanların yolculuğu fasit değil bâtıldır çünki. Fesat bir şeyin vasfının butlan ise aslının bozukluğuna işarettir. Vasıf düzelince asıl düzelir de asıl bozuksa vasıf düzelse ne olur.
·
12 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.