Zezé biraz daha büyüdü. Sevmeyi öğrendi. Zaman ilerledi ancak o durdu. O hep aynıydı, hep çocuktu. Yüreği bir şeker portakalından sonra küçük bir kurbağaya yer verdi. Kurbağa onun yüreğine on iki yaşındayken taşınacak ve doğru yolu bulduğu zaman ayrılacaktı. Bambaşka bir ailenin elinde bakalım nasıl bir hayat onu bekleyecek? Peki, Zezé ne zaman büyüyecekti? Hayalleriyle yaşamayı ne zaman bırakıp dünyanın gerçekliğini ele alacaktı? Benliğinde ve belleğinde yaşattığı onca kişilikle konuşmayı ne zaman bırakacaktı? Öylesine güzel bir hikayeye adım attı ki o, belki de okurken sizin ayrı bir dostunuz olacak. Kâh gülecek kâh ağlayacaksınız. Kitabı okurken yaşacaksınız. Gece yatarken sizin de yüreğinizde bir kurbağa olacak. Şimdi sıra serinin bir sonraki kitabı olan "Delifişek'te." İyi okumalar