Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

224 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
DÜŞÜNDÜM DE DÜŞÜNMEMEK EN İYİSİ...
Montaigne; bu kitapta kendini olduğu gibi anlattığını, yalın, anlaşılır bir dil kullandığını ve aslında tek amacının öldüğünde dostları tarafından daha iyi tanınır ve anlaşılır olabilmeyi umut ederek yazdığını söylüyor. Kitap tek kişilik dev bir gösteri gibi geldi bana. Karşınız da su gibi akıcı bir anlatımla "ölümü" anlatan biri var da siz de oturmuş dinliyormuşsunuz gibi bir etki bırakıyor. Bir çok ünlü yazar ve filozof un sözlerine ve düşüncelerine de yer verilmiş kitapta ve oldukça da renk katmış açıkçası. Biz insanlar sadece düşüncesi bize yakın olan ,bizimle aynı düşünen insanları dinlemeyi severiz aslında. Karşıt görüşler daima o fikirden uzak tutmuştur bizi. Dinlemekten bile haz etmeyiz. Mesela; Bir filozofu çiftleşirken görüp, ne yapıyorsun diye sormuşlar: " Bir insan ekiyorum, " demiş serinkanlılıkla ve hiç utanmadan. Ona göre, tarlaya tohum ekerken görülmekle bu işi yaparken görülmek arasında bir fark yokmuş. Hangimiz tepkisiz kalabiliriz bu düşünceye? Hangimiz filozoftur haklıdır deyip geçebiliriz? Hangimiz benimseyebiliriz bu görüşü? Baba ile çocuk arasında ki doğal bağı ayıplayan filozoflar da vardır. Bunlardan biri Aristippos. Kendisinden meydana gelen çocuklarını nasıl olurda sevmediğini söyleyenlere tükürmüş ve demiş ki: Bu tükürük de benden çıktı; bitler, kurtlar da çıkıyor benden! Yani anlamak mümkün değil :)) Neyse ki bu derece bir düşünür değiliz de "deli" aman pardon "filozof" gözüyle bakılmıyor bize:)) Bizim düşünürlüğümüz evde herkes yattığı vakit ,yastıkla aramızda 5 cm kala başlıyor, bir sağa bir sola döne döne düşünceden düşünceye atlayarak geçiyor! Ya geçmeseydi? Allah korusun! Alışınca mı geçiyordu, geçerse mi uyurdun bir laf vardı ama neyse bir de onu düşünüp uykumuzu kaçırmayalım şimdi! Bir de ölüm konusu vardı kitapta. Çokça bahsedilmiş ve ölüm üzerinde düşünmeye itmiş. Düşündüm de ; ne çok alıştık aslında ölüm kelimesine. Havadan sudan bahseder gibi ölüyoruz bir bir. Vaka sayılarının ilk çıktığı günlere gidelim mesela. 1 ölümde içimizi saran korku şimdilerde binlere dayandı ama korkmuyoruz! Çünkü insan ona da alışıyor! Her ölüm biraz erkendir ama insan en çok kendine yakıştırmaz ya ölümü, aslında için için zaman zaman hangimiz istemedik ölümü? Çok yaşamak değil, dolu dolu yaşamak diyen filozoftan yana kullanıyorum ben oyumu. Ölüm bir bitiş değil, başlangıç diyenleri savunuyorum. Sadece sıramı bekliyorum herkes gibi... Çünkü her doğum, ölüme bir gün daha yaklaşmaktır aslında. Keyifli okumalar dilerim.
Denemeler
DenemelerMontaigne · Panama Yayıncılık · 202054,8bin okunma
·
15 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.