Hem aşk okuyup hem üzülmek istiyorum diyenleri toplamak adına bir kitap. Önce bahçelerde çiçek açtıracak sonra da sizi dolunun ortasında bıracak bir hikaye. Can ve Selin’in hikayesi. Kendi hayatlarının rüzgarında savrulan,hayatlarını problemlerine adamış iki genç. Gittikleri psikoloğa hep aynı zamanlarda gitmeleri ama Selin’in Can’ı hiç fark etmeyişi. Can’ın fark ettiğini de sonradan öğrendiğimiz bir kitap. Selin kendini tamamen babasından intikam almaya adamış,nasıl bırakıp gider diye kendini hırslardan hırslara sürüklediği bir hayata sahip. Can’ın nesi olduğunu söyleyemem lakin,anne babasından korkup ayrı eve çıkacak kadar kötü bir psikolojik durumda. Doktorun Selin’in “damarına basmasıyla” Selin’in koşa koşa bağıra bağıra hastaneden çıkmasıyla kesişiyor yolları. Can’ın Selin’e su uzatıp,kendini iyi hissettiği yere götürebileceğini teklif etmesiyle. Sonra da ver elini harika bir aşk hikayesi. Dili fazla akıcı,tek oturuşta bitirtebilecek türden. Fakat olaylar bana ters. O kadar hızlı gelişti ki, “Allah’ım bir saniye mola rica ediyorum.”,moduna geçtim birden. Birden aşık oldular, hiç tanımadan. Ve birbirlerini hiç tanımadan birden ayrıldılar. Ben de öylece izledim. O kadar öfkelendim ki Can’a. Ortada bir problem varsa,hayatınızdaki insanlarla beraber atlatmayı denemek yerine gitmeyi kafasına koymuş insanlardan nefret ediyorum. Selin Can’a her türlü desteği verirken Can’ın yaptıklarına çıldırmamak elde değil. Son olarak bahsedilen şarkılar ve yan karakterler o kadar içimizdendi ki,hemen kanınızın ısınacağı türden. Keyifli bir aşkı sonunda kalp kırıklıklarını görmek de olsa okumaya var mısınız? • @kagityayinevi • @sedatkilavuz

BaşlangıçSedat Kılavuz · Kağıt Yayınevi ve Danışmanlık · 201816 okunma

·

15 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ezgi Su Çıldır