Yılmaz Erdoğan sinemasında bir başyapıt olarak yerini alan filmin senaryosu. Senaryo olması sebebi ile filminden bağımsız bir şekilde inceleme yapmak yersiz ve haksız olur. Başlıklar altında incelemek gerekirse, ilk olarak kitabın baskısına değinmek gerekiyor, kısaca. Filmden sahnelerin mukemmel bir şekilde kitaba basıldığını görmek, filmi izlemiş olanlar için hoş bir tat bırakıyor. Mükemmel kelimesinden kasıt kesinlikle fotoğraf kalitesi değil tabi ki. Bir çırpıda okunacak, zaman zaman tekrar göz atılabilecek bir kitap. İkinci olarak, senaristin kalemine değinmek gerekiyor. Dönemin içinde barındırdığı buhranı ve kasveti, yazarın çok iyi yansıttığını, özellikle hüzünlü anları hissettirdiğini düşünüyorum. Sahne sonlarını mükemmel buldum bazı bölümlerde. Lafı çok uzatmadan, tabiri caizse taşı gediğine koyup orada bırakmış. Hayranlık duymamak elde değil. Şairler çıkarmayı planladıklarını edebiyat dergisi için isim ararlar. Sahne-11, Sayfa-31 Rüştü - Petek! Petek nasıl ? Muzaffer - Fazla tatlı. Bir edebiyat dergisi için fazla tatlı. Şehir olabilir. Şehir. Rüştü - Yaşamak! Yaşamak güzel değil mi hocam? Behçet - Bazen... Mesela şu yediklerimizin parasını peşin verebildiğimiz bir yaşamak daha güzeldir. Edebiyat ile alakalı bir kitap-senaryo-film olması sebebi ile diyaloglar ve seçilen şiirler çok onemli bir yer tutuyor. Son olarak kelimelere değinmek gerekirse, endişeye gerek yok çünkü kalem bu işin üstadı Yımaz Erdoğan'ın elinde. Özellikle Muzaffer'in baş tabibe okuduğu şiir mükemmel. Zaman yok, hayatta tek bir yeteneğiniz var, şiir yazmak. Hayatınız söz konusu. 10 saniye içerisinde bir şiir seçmek ve karşınızda ki insanı kalbinden vurmanız gerekiyor. Senarist en uygun şiiri seçip koyuyor sahneye. Bu satırları yazmak kadar, şiiri kullanmanında önemli olduğu kanaatindeyim. Bunun gibi bir sürü örnek, altı çizilecek onlarca sahne mevcut senaryoda. Şiir ve hüzün severler için okunması gereken bir kitap. Suzan - Gideyim ben. Muzaffer - Seni bir daha görebilecek miyim ? SUZAN OLUMSUZ KAFA SALLAR... Muzaffer - Böyle gitmeseydin... Hiç gülmeden. Suzan - Gülmem için bir sebep yok. SUZAN GİDER... MUZAFFER ARKASINDAN BAKAR... BAKARKEN MIRILDANIR... Muzaffer - Sen çok güzelsin, sebepsiz de gülebilirsin.

Kelebeğin RüyasıYılmaz Erdoğan · Doğan Kitap · 2013313 okunma

·

182 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.