Gönderi

Günümüz Müslümanı, aslinda, teslim olmanın anlamını kavramaktan çok, Müslümanların geçmişteki tecrübelerine, geçmişteki başarılarına gözünü dikmiş, o başarılarla övünmek istiyor. ... Gümüz Müslümanında teslimiyetteki hasbilik bir ölçüde ortadan kalkmıştır. İslâmı yalnız ona teslim olmaktan ibaret bir vetire olarak görrmuyor sanki: teslim olmakla birlikte, bazı beklentiler de aranıyor. İslâmı başka dinler veya dünya görüşleriyle karşılaştırırken, insanların bekledikleri şeye nail olacakları hususunda sanki bir teminat verme motifinin bile gizlice mevcut olduğu düşünülebilir. Çünkü bu tür karşılaştırmalarda İslàmin geçirdiği tecrübelerle, Islâm dışı tecrübelerin başarıları söz konusu edilmekte ve bir bakıma İslâmi basarıların üstünlüğü ortaya konulmak suretiyle insanların iman etmesi istenmektedir. Adeta materyalist zihniyetin taleplerine cevap verilmektedir. Diyelim ki, İslâmin iktisadi işleyiş bakımından üstünlüğü açıklığa kavuşturulunca insanlar seve seve Islâma gireceklermiş gibi... Tabii bunu söylerken, bizatihi İslâmı kavrama konusunda yapılan bu tür teşebbüsleri sadet dışı biraktiğımız göz ardı edilmemeli. Mesele ilk Müslümanların İslâma teslimiyette gösterdiği ihlası kavramakta ve onlara benzemeye çalışmakta yoğunlașıyor. İslâmi anlamda teslim oluşta, dünya kaygısının yeri olmadığı, gerçek anlamıyla iman etmenin insanları zaten bu tür endişelerden münezzeh kıldığı idrak edilebilmelidir.
·
2 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.