Gönderi

Maria Puder, yaşamak için kendisine kayıtsız ve şartsız muhtaç olduğum bir insandı. Bu his ilk anlarda bana da garip geliyordu. Bu yaşıma kadar mevcudiyetinden bile haberim olmayan bir insanın vücudu birden bire benim için nasıl bir ihtiyaç olabilirdi? Fakat bu hep böyle değil midir ? Birçok şeylere ihtiyacımızı ancak onları görüp tanıdıktan sonra keşfetmez miyiz? Ben de, o zamana kadarki hayatımın boşluğunu, gayesizliğini sırf böyle bir insandan mahrum oluşuma bulmaya başlamıştım. İnsanlardan kaçışım, içimden geçenlerin en küçük parçasını bile etrafıma sezdirmekten çekinişim bana sebepsiz ve manasiz görünürdü. Zaman zaman beni saran hüzünlerin, hayat bıkkınlığının bir ruhi hastalık alameti olmasından korkardım. Bir kitabı okurken geçen iki saatin ömrümün birçok senelerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu fark edince insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür yeis içinde kalırdım
·
1 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.