Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

89 syf.
·
Puan vermedi
Efsaneeee bir kitap bayıldımmm. Efenim eser ahlak kurallarına uymadığı söylenerek 35 yıl boyunca yasaklanmış. Gerzekler! Kitap; BU m e k t u p , DOSTUM, çok uzun olacak. Yazmaktan pek hoşlan­mam. Sözlerin düşünceye ihanet ettiğini çok yerde okudum, ama bana öyle geliyor ki yazılı sözler düşünceye daha da çok ihanet ediyor diye başlıyor. Yazarında dediği gibi bu bir mektup uzun ve veda eden bir mektup. Alexis’n eşine içini döktüğü sadece anlaşılmak istediği cinsel kimliği ile yaşamının arasında sıkışıp kaldığı bir hayatı itiraf ettiği veda mektubu. Neredeyse altını çizmediğim cümlesi yok. Kesinlikle tavsiye ederğm kesinlikle Her ne kadar ya­ şamak zorsa da, hayatını açıklamaya çalışmak çok daha zahmetli. Hayat da fizyolojik bir sırdan başka bir şey değil. Zevk sadece bir duygu olduğu için neden hor görülür anlamıyorum, madem ki acı hor görülmüyor ve madem ki acı da bir duygu. Acıya saygı gösterilir, iradi olmadığı için; fakat zevkin her zaman iradi olup olmadığını ve ona maruz kalıp kalmadığı­mızı bilmek de ayrı bir mesele. Aksi durumda bile, özgürce tercih ediliyor diye bu zevki daha utanılacak bir şey olarak görmem ben. Hayal, Monique, olası bütün tanımlardan da­ha karmaşıktır; basite indirgenmiş her imge, kaba olma riskini ta­şır her zaman. Şairlerin kesin terimlerden kaçınmasını onayladı­ğımı da sanmayın, onlar sadece düşlerini bilirler; şairlerin düşle­rinde hakikat payı çoktur, fakat hayat bu düşlerden ibaret değil­ dir. Hayat şiirden daha fazla bir şeydir; fizyolojiden daha fazla bir şeydir, hatta o kadar uzun zaman inandığım ahlaktan da. Hayat bunların hepsidir ve çok daha fazlasıdır: hayat, hayattır. Tek ser­vetimiz ve tek lanetimizdir. Yaşıyoruz, Monique; her birimizin kendi özel, biricik hayatı var, değiştiremediğimiz geçmiş tarafın­dan belirlenen ve sırası geldiğinde, azıcık da olsa, geleceği belir­ leyen hayatı. Kendi hayatı. Sadece kendisine ait olan, iki kere ya­şanmayacak olan ve hiçbir zaman lamamiyle anladığından emin olmadığı hayatı. Burada hayatın bütünüyle ilgili olarak söyledik­lerimi, bir hayatın her bir anı için de söyleyebilirim. Başkaları bi­zim mevcudiyetimizi görür, hareketlerimizi, kelimelerin dudak­larımızda nasıl şekillendiğini; sadece biz kendi hayatımızı görü­rüz. Bu garip bir şeydir: hayatımızı görürüz, onun böyle olmasın­dan hayrete düşeriz, ama onu değiştiremeyiz. Hayatımızı yargı­ladığımızda bile, hâlâ ona aitizdir; onaylamamız da kınamamız da onun bir parçasıdır, kendi kendini yansıtan odur daima. Çünkü başka hiçbir şey yoktur; dünya, her birimiz için, hayatımıza ya­kın düştüğü ölçüde vardır. Hayatımızı oluşturan unsurlar da on­dan ayrılamaz: çok iyi biliyorum ki, gurur duyduğumuz içgüdülerimizin de, itiraf edemediklerimizin de aslında kökeni aynıdır. Diğerlerinin hepsini değiştirmeden içlerinden birini ortadan kaldıramayız. Kelimeleri o kadar çok kişi kullanıyor ki Monique, ar­tık kimseye uygun düşmüyorlar; bilimsel bir terim bir hayatı na­sıl açıklayabilir? Bir olayı bile açıklamaz; ona işaret eder. Hep aynı şekilde işaret eder, halbuki farklı hayatlarda birbirine tıpatıp benzeyen iki olay yoktur, aynı hayatın içinde bile yoktur belki.
Alexis ya da Beyhude Mücadelenin Kitabı
Alexis ya da Beyhude Mücadelenin KitabıMarguerite Yourcenar · Metis Yayınları · 2019540 okunma
·
223 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.