Gönderi

394 syf.
·
Not rated
EZİLMİŞLİĞİN DEĞİL KALBİ ÇÜRÜMÜŞLERİN ,EZİLENLERİ YARATAN TOPLUMUN KİTABI!!! ACININ TELLERİYLE BESTELENMİŞ BİR ROMAN... Herkese merhaba...:) Dostoyevski’yi ne zaman okumaya başlasam ,yavaş okuyup geç bitirmek isterim.Dostoyevski’nin sürgünden dönüşünden sonra yazdığı romanlar arasında yazdığı ilk romanı.Yazar için bi dönüm noktası ,yeni bi başlangıç olsa gerek,daha yükseklere zirveye doğru tırmanmada bi sürü basamağını oluşturan bir eser.Yine Dostoyevski’den bir şaheser, acı dolu bi roman. Eserin Ezilenler ismi içindekileriyle birebir bağlantılı ,ezilen hayatlar mevcut hemde fazlasıyla.Ama bir de ezilenlere, ezilmiş olmalarına sebeb olanlar var. Hayatta her dönemde ,bi sürü yaşamda ,bi sürü toplumda ,şehirde ,köyde mahallede,evde içi kötülüklerle süslenmiş,kendi faydası ,zevki dışında başka bi şeyi zerrece umursamayan insanlar olmuştur.Tam tersi ,kalbi aşkla atan ,sevgiyle de yaşamı pahasına bağlı,acı çeken ,kendine yetemeyene yardımı esirgemeyen ,acısını kendi acısı gibi hisseden insanlar da olmuştur. Dostoyevski, insanı insan yapan tüm davranışları romanın karakterleri üzerinden bize muhteşem olan bu romanla aktarmış. Toplumda  nüfuzlu kimselerin her şartta haklı çıktıklarını aşağı katmanlardaki zavallı insanların ise üsttekiler tarafından nasıl ezildiğini  aşk hikayeleri içinde anlatmıştır. ***Yüksek çevredekilerin(prens gibi...)karşısındakilerin söylediklerini onlar yokmuş gibi alaylı tavırları üzerine Dosto bi yerde “Şu yüksek çevrelerdekilerin tavırları beni nefret uyandıracak derecede sinirlendiriyordu .”diye bahseder.*** Dostoyevski’nin EZİLENLERİ’nde de bunlar üstüne hayat hikayeleri var.Usta yazarın kaleminden dökülen kelimeleriyle duyguları son sınırında yaşatıyor,acısıyla acıyı hissediyor,aşkıyla aşkı hissediyor,kirli düşüncelere karşı nefretle baktırıyor. Kitabın içini duyguların işlenişi hakkında örnekler vererek anlatmak isterim: •Nataşa’nın Alyoşa ile kaçması babayı o kadar üzer ki, bu onun için yıkım olur. Nataşa’yı yok saymak, evlatlıktan reddetmek, hiçbir zaman anmak istemez, ama kitabın sonlarında aslında kızından hiç kopamayan babanın iç dünyasını, sevgi denen şeyin bir babanın gözünden, halinden görüyoruz. •Nataşa’nın Alyoşa’ya olan bağlılığı, Alyoşa’nın tüm çocukluğuna rağmen, göz göre göre elinden kaçtığını bilmesine rağmen Nataşa ona karşı sevdasını sürdürür. Hatta bunu bilerek ve isteyerek yaptığını, Alyoşa’ya acıdığı için onu sevdiğini söyler.Ve böylesine zavallı bir aşk, ya da tutku yüzünden, onu sevenleri üzer, Vanya’nın aşkını görmezden gelir. •Ve yazar ayrıca sevgisizliği de işler. Alyoşa’nın babası, Prens, hiç bir zaman sevmemiş, gerçekten kötü bir karakter olan, oğlunu küçük gören, onun için yaşamda önemli olan şeyler; ünvan, şöhret, mevkidir. Bu sevgisizliğin faturasını ise Alyoşa ödemiştir. Çünkü Alyoşa oldukça çocuk, ne yaptığının farkında olmayan, kim ile iyi anlaşırsa, onu bir anda çok sevdiğini sanan oysa sevmek, bağlanmak, sadakat nedir bilmeyen bir kahramandır. O yüzden kadınlar onun bu acınası haline aşık olur.  •Romanın en önemli sayılabilecek karakteri Nelli, romanın özünü verir bize. Nelli dünya üzerinde en masum varlıktır ama annesi dışında kimseden sevgi görmemiştir. Bu yüzden ona karşı yapılan iyiliklere yabani davranır. Kimseye muhtaç olmadığını ispatlamaya çalışır. Oysa Vanya’nın ve İhmenevlerin ona koşulsuzca sunduğu yuva ve sevgi karşısında o da aslında nasıl bir insan olduğunu gösterir. İnsan duygu ve davranışlarını o kadar iyi anlamış ve aktarıyor ki ,karakterlerin psikolojilerine bürünüyorsunuz okurken. İnsan sarrafı. Bakın kitabın bi yerinde şöyle geçer : "...gerçi her şeyi açıkça konuşmalı: sinirlerim bozuk olduğundan mı, yeni evimi yadırgadığımdan mı, yoksa yakında geçirdiğim bir üzüntüden mi ne, karanlık basar basmaz yavaşça mistik korku adını verdiğim bir ruh hali gelir üzerime ... son derece iyi, ama zayıf, sinirli kişilerde ara sıra böyle olur; iyiliklerine rağmen üzülmek, öfkelenmek, onları sanki sarhoş eder, bundan zevk alırlar ve mutlaka başkalarına, suçsuz, çoğunlukla da en yakınlarından birine çatarlar. örneğin kadınlar, ortada incir çekirdeğini dolduracak bir sebep yokken kendilerini mutsuz, kırgın hissetmek ihtiyacı duyarlar. pek çok erkek de böyle durumlarda kadınlara benzer, üstelik ruhça zayıf, kadın tabiatlı erkekler de değildir bunlar." ....ustalıkla aktarım ,yaşadığı kadar yaşattırılan duygularla dolu kitap... +++Yazarın bu romanı başlangıçta olumlu eleştiriler almamış Vanya karakteri ile büyük ölçüde kendisini anlatan yazarın bu eseri sonraki dönemlerde yazarın en önemli romanları arasında sayılmıştır. Kitabı zevkle okuyacağınıza eminim ,hem dilinin yalın hem kitabın sürükleyici olması hem de konusu itibariyle muhteşem bir roman,herkese tavsiye ederim. Keyifli okumalar dilerim. Kitapla kalın...
Ezilenler
EzilenlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202218.8k okunma
··
51 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.