Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

104 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
İçimizdeki Yoksulluğu Bize Gösteriyor
Anadolu Mektebi okumalarında okuduğum bu eseri; Mustafa Kutlu'nun şahsım adına en beğendiğim beş eserini tekrar okuma arzumdan kaynaklı olarak, bu beş eserden birinin mevzubahis eser olması hasebiyle tekrar elime almış bulunuyorum. Mustafa Kutlu'nun farklı bir tadı vardır. Okurlar ikiye ayrılır karşısında: Eserlerini sevenler ve sevmeyenler. Bunun sebebi üslubundan kaynaklıdır ve yine bu sebeple, bazı eserleri (özellike az önce dediğim beş eseri) ilk okuyuşta kendisini okura teslim etmediği için çok sevilmemektedir (ama bu sevmemek, reddetmek manasına gelmemektedir. Saygılı bir kabulleniş anlamına gelmektedir.). Beş eserin konuları çok manidardır. Toplumun çeşitli derin yaralarına parmak basan bu eserlerden biri olan bu eserin ismi bir kere çok anlamlıdır: Yoksulluk İçimizde. Acaba ne anlamamız gerekiyor? Bizce şu anlamları çıkarabiliriz. Mazimiz de yaşadıklarımız atimize yön verir. Yaşadıklarımızla edindiğimiz tecrübe ile hayatımızın geri kalanında yaşayacaklarımıza yorum getiririz. Misal, zorluklarla yetişen biri; yaşayarak tecrübe ettiği fakirliği bir daha yaşamamak için zengin olmayı hedefine koyabilir ve nu yolda her şeyi yapabilir. Ama, yine aynı zorluklardan geçip başka bir yorumla; hedefini fakirlere adayabilir yani başkasının yüzünde bir tebessüm oluşturabilme gayesini şiar edinebilir. Bunun yaşanmış örnekleri mevcuttur. Bu noktada şöyle bir soru ortaya çıkmaktadır: Neden aynı şartlarda büyüyen insanlar, farklı yerlere ulaşmaktadır? Veya, aynı yerde büyüyüp, aynı sudan içip, aynı kaptan yemelerine rağmen iki insan; nasıl oluyor da farklı yerlere ulaşabilmektedir? Şöyle bir örnek verebiliriz: Bir köyde doğup büyüyen iki insan düşünelim. Bunların biri erkek, biri kadın olsun. Çocuklukları beraber geçmiş olsun. Türlü zorluklarla büyümüş olsunlar. İkisininde hedefi zengin olmak olsun. Yetişkin oldukları zaman, aynı yerde işe girsin. İkisi de evlenme yoluna girsinler. Erkek olan, mesleğinde giderek yükselsin ve zenginleşsin. Kadın tarafı ise, sözlü sayılabilecek çocukluk arkadaşının kendisine ihanet etmiş gibi anlamasıyla; birden tam aksi yöne girmiştir. Zenginlik baş hedefi iken, Allah yolunda bir kul olma yoluna girmiştir. Erkek olan bu değişimi fark edince, başladığı yere geri dönmüştür yani, zihinsel bir dönüşüm geçirerek köyüne dönmüştür. Şimdi, şu soru aklımıza geldi: Neden bunlar yaşandı? Yoksulluk İçimizde arkadaşlar. Öyle yoksullukki bu, insan kendini abad hissedebiliyor. Öyle yoksullukki bu, ruh dolu zannedildiği halde bomboş olabiliyor. Öyle yoksullukki bu, insanı ait olduğu yerden koparabiliyor. Bu eserde çeşitli cephelerden insanlar görmek mümkündür. Mesela; hayatı iş- ev- arkadaş arası düşünen ev hanımları, gençler, kendilerini hayatlarının amaçlarına ulaştıklarını düşünmektedirler. Mesela; tek derdi daha fazla para kazanmak olan gazeteciler, iş insanları, kendilerini mukaddes bir davaya adamış gibi ermiş zannetmektedirler. Mesela, ilim için lezzetli böreklerin, kıyması fazla poğaçaların, buharı tüten çeşitli yemeklerin bulunduğu; akıldan çok midenin hareket ettiği yerde bulunurken ilim alabileceği zanneden insanlar vardır. Yoksulluk İçimizde arkadaşlar. Zikrettiğimiz tüm insanlar kendilerini hak yolda sanmaktadırlar. Bir çarkın içinde öğütüldüklerinin farkında değildirler. Belki hayatlarının tamamını bu şekilde harcamaktadırlar. Ve ilginçtir, bu hayatlarından başını çıkarıp baktıklarında ya hayıflanmaktadırlar ya yeniden dirilmektedirler ya da kaldığı yerde yaşamına devam etmektedirler. Tüm bunlardan sonra biz ne yapmalıyız? Öncelikle, hayatımızı en doğru şekilde yaşamaya çalışmamız gerektir. Maddi şeylerden bir fayda olmadığını kavramamız gerektir. Bu yolda türlü sıkıntılar yaşayacağımı bilerek, düşebileceğimizi bilerek, diğerlerinden farklı bir yolda olduğumuzdan ayıplanacağımızı bilerek yola daha bir sarılmalıyız. Çareler tükenmez, yeter ki biz isteyelim. İçimizdeki yoksulluğu yok etmek için gayret etmeye çalışalım. Karşılığını alacağız muhakkak. Bu konuyu yüz küsür sayfada analiz eden yazarımız, olaya bambaşka bir açıdan yaklaşmıştır. Tüm cepheleri uzun uzun açıklayacağına, herkesin biraz düşünmeyle kendileri kadar gerçek yönlerini kısaca kaleme almıştır. Galiba, biz bu yüzden anlamakta zorlanıyoruz. Apaçık gördüğümüz için kavramakta zorlanıyoruz, ne kadar tuhaf değil mi? Sanırım bu da içimizdeki yoksulluktan. Üstad; çok başarılı bir eser ile bize yoksulluğumuzu fark etmemizi ve yola çıkmamızı sağlıyor. İyi okumalar dilerim. Muhabbetle.
Yoksulluk İçimizde
Yoksulluk İçimizdeMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 202110,7bin okunma
·
19 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.