Sırça Köşk te birbirinden güzel öyküler var,
Ancak son öykü hepsinden güzel.
On yıllar evvel yazılmış bu öykü günümüzde yaşanılanları anlatır gibi...
Hadi birlikte okuyalım öyküyü...
Sırça Köşk
Bir zamanlar boş gezmeyi iş yapmaktan çok seven üç arkadaş varmış. Bugünden yarına geçinmek, gittikleri yerlerin birinden yüz bulsalar, beşinden
Verselerde dünya malı istemem
Seni ister deli gönül hep seni
Köşkü saray neki çalı istemem
Seni ister deli gönül hep seni
Lokma lokma yutkunduğum aşımda
Gündüz hayalimde gece düşümde
Bir garip sevdadır döner başimda
Seni ister deli gönül hep seni
Çaresizce müşteri olurlar aşka
Gönül nakdini harcarlar sahte mala
Kimi nakdi dünya malını harcıyor
Kimi kendine cennet köşkü alıyor
Bu iki zümre de zararlı çıkarlar
Rabb'i görme zevkinden mahrum kalırlar
Kendilerine kalan köşkü pansiyon olarak işletmek isteyen genç çift, pansiyona gelen müşterilerin farklı farklı isteklerine ve kaprislerine katlanmak zorunda kalırlar. Iyice kötüleşen hava koşulları ile birlikte pansiyonda beklenmedik ve birbirinden garip konukların sayısı da artar. Bir cinayet mahalinde pansiyonun adresinin yazılı olduğu bir kağıt bulunması ile işler iyice sarpa sarar. Geçmişten gelen bir intikam hikâyesi...
Köşkteki EsrarAgatha Christie · Altın Kitaplar · 20221,773 okunma