Üzerinde durduğumuz zemin var ya, çok sağlammış gibi görünür ama en ufak bir şey olduğunda, pat diye altımızdan kayıp gidebilir. Ve bir kez altımızdan çekilmeyegörsün, işte o zaman sonumuz gelmiş demektir; bir daha eskiye dönemeyiz. Sonrasında, yerin altındaki o karanlık dünyada bir başımıza yaşamaktan başka çaremiz kalmaz.
Çoğu kez bir insana ya da duruma ilişkin ilk izlenimimiz, birkaç saniye de sürse, yerinde ve doğrudur. Sonradan o kişiye ya da duruma karşı geliştirdiğimiz yargı, düşünce ve duygularda yanılgı payımız daha çoktur.
Duygulardan söz etmek para ederken duyguları öne çıkarmak para etmemektedir. Herkes duygulardan söz eder fakat bu duygular "mantık çerçevesinde" ele alınır. Ben de mantığın önemsiz olduğunu düşünmüyorum ancak içinizden gelenin üzerine düşünmeye başlayıp onun sağını solunu kırptığınızda onun artık içinizden gelen duygu olmadığını da biliyorum.