Gözde

Sanat Başkaldırır
Hemen açığa çıkan, dolaysız duygusal tepkinin herhangi bir anlamı olacaksa eğer, "Bu hoşuma gitti mi?" sorusu, nihai yargı değil, bir açılış sorusu olmalıdır. Kendi duygularımızın irdelenmesi eserin irdelenmesinin yolunu açmalıdır. Bu hem esere adil davranmamızı sağlar hem de duygularımızın doğasını açıklığa kavuşturmamıza yardım eder; önyargılarımızı, fikirlerimizi, kaygılarımızı, hatta o günkü ruh halimizi ifşa eder.
Reklam
Sanat Başkaldırır
Sanatçının küstahlığından söz edildiğini sık sık duyarız ama kimse izleyicinin küstahlığına değinmez. Eseri kendileri yapmamış, hiçbir riske girmemiş, ömrünün her ânında hayatı ve geçim kaynağı ürettiği esere bağlı olmayan, mecra ve yöntem üzerine bir an olsun kafa yormamış olan izleyici, esere şöyle bir bakacak, sayfalarını gelişigüzel çevirecek, açılış notaları sırasında laflamaya devam edecek, sonra da parmaklarını şaklatıverip canavar ruhlu bir Roma hükümdarı misali çekip gidecektir.
Sanat Başkaldırır
Sanatın bakışları da derin ve çetindir, üstelik bu bakışlar çoğu kişi için fazlasıyla ısrarcıdır. Sanatın aptal olduğunu ya da en azından bize anlamlı gelecek hiçbir şey söyleyemeyeceğini varsaymak daha kolaydır. Bütün sanatların meselesi hakikatse şayet, inkâr halindeki bir toplum ondan yararlanmayı pek bilemeyecektir.

Reader Follow Recommendations

See All
Çünkü çok sonraları, burada yatağımda yatarken düşündüğüm gibi: Hayata, o bir seferlik araba yolculuğuna, bitince yeniden başlayamazsın, ama elinde bir kitap varsa, ne kadar karışık ve anlaşılmaz olursa olsun o kitap, bittiği zaman, anlaşılmaz olan şeyi ve hayatı yeniden anlayabilmek için istersen başa dönüp biten kitabı yeniden okuyabilirsin, değil mi Fatma?
Sanki içim dışım olmuş, dışım da içim ve ben hangisiyim sessiz karanlıkta bulamıyorum.
Reklam
Reklam
139 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.