Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Güç maddesel bir şeydir. Bundan nasıl bir ahlak çıkabilir, bilmem. Güce boyun eğmek, bir istem işi değil, bir zorunluluk; olsa olsa bir sakıntı işidir. Ne bakımdan ödev olabilir bu?’’
Ayrıca böyle yüksek makamlarda görev yapan insanlarla çekişmenin kendisine bir yarar sağlamayacağını da idrak etmişti. Sonuçta güç onlardaydı ve güçsüz olanlar da bu güce boyun eğmek zorundaydı.
Reklam
İnsan, sadece dönüştürülmeye ya da değiştirilmeye değil, dünya üzerinde iz bırakmaya, dönüşmeye ve değişmeye yöneltilir. Bu insani ihtiyaç, erken mağara çizimlerinde, bütün sanatlarda, işte ve cinsellikte ifadesini bulur. Bütün bu faaliyetler, insanın kendi iradesini bir hedefe yöneltme ve hedefine ulaşana kadar çabasını sürdürme kapasitesinin sonucudur. İnsanın sahip olduğu güçleri kullanma kapasitesi güçlülüktür (Cinsel güç, güçlülük biçimlerinden sadece biridir.). Zayıflık, kaygı, yetersizlik vb. yüzünden insan edimde bulunamıyorsa, eğer güçsüz ise acı çeker; güçsüzlük nedeniyle çekilen acı insan dengesinin bozulması, edimde bulunma kapasitesini yeniden kazanma girişiminde bulunmaksızın tam güçsüzlük durumunu kabul edememesi gerçeğinde köklenir. Peki yapabilir mi ve nasıl yapabilir? Bir yol, güce sahip olan bir kişiye ya da gruba boyun eğmek ve onunla özdeşleşmektir. Başka bir kişinin hayatına bu sembolik katılım sayesinde kişi, aslında sadece edimde bulanana boyun eğdiği ya da onun bir parçasına dönüştüğü zaman edimde bulunma yanılsamasına sahip olur.
Herr Müller olumlu duygular ifade etmeyi, güce boyun eğmek olarak yorumluyor.
_Anlamak, sevmenin başlangıcıdır. _Üzülme, kızma, sadece anla. İnsanlara kahkahalarla gülmek ya da nefret duymak yerine onları anlamak için çaba sarf ettim. _Tutkulardan kurtulup özgürleşmek için, eylemlerimizin gerçek nedenlerini anlamalıyız. Anlamak, onları dönüştürür. _Aklın kılavuzluğunda yaşayan insan başkasının kendisine olan nefretine,
_Bana, “Sen kral mısın yoksa yasacı mısın ki politika üstüne yazı yazıyorsun?” diye soracaklara cevabım: Hükümdar ya da yasacı olsaydım, ne demek gerektiğini söyleyip vaktimi boşuna harcamaz, ya yapacağımı yapar ya da susardım. _Niyetim, insanları oldukları gibi, yasaları da olabilecekleri gibi ele alıp, toplum düzeninde güvenilir ve haklı bir
Reklam
_Maske takarak yaşıyoruz ve maskenin içindeki gerçek beni unutup, ideal benliği gerçek sanıyoruz. Gerçek benliğimizle çatışma sonucu hastalanıyoruz. _Ortaçağda felsefesinde Tanrı, insanı kurgulayarak yaratır ve insan, tanrıya ulaşmak için uğraşır. Bu kurgu dünyası bir sınavdır. Ortaçağ ilkel insanı bu yüzden bir maske takar. Rönesans özgür
_Laiklik, medeniyettir. _Laikliği, her şeyin üstünde zorunlu buluyorum. _Cadılarla, hortlaklarla ve ruhlarla ilgilenmek, politikacıların işi değildir. Politikacıların görevi, kanunlarla sınırlandırılmıştır. Politikacı, ruhları, sıradan insanlardan daha iyi bilmez ve bundan ötürü, en az benim kadar cahil olan ve benim selâmetimle benden daha az
182 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.