Ben sizi Tanrı'nın gün ışığı gibi sevdim, öz kızım gibi sevdim, sizi hep sevdim, canım, bir tanem!
Sayfa 174 - Can YayınlarıKitabı okudu
Bunun üzerine yirmi yıl düşündükten sonra korkuların karanlıktan doğmadığını anladım; korkular da yıldızlar gibi hep oradadırlar, ama gün ışığı onları gizler.
Sayfa 221
Reklam
''Sevgili kalbim! Neden hâlâ apartman boşluğunun gün ışığı görmeyen penceresinde kuş sesleri beklersin¿''
Ben on yaşında küçük bir çocukken, güneş ışığını bardakla yakalamak isterdim.Bir gün elime bir bardak aldım, usulca yaklaştım duvara ve bardağın ağzını duvara vurdum. Bardak kırıldı, elim kesildi, dayak yedim. Dayağı yedikten sonra avluya çıktım, baktım, bir su birikintisinin içinde güneş ışığı var, onu ayaklarımla ezmek için hemen suya girdim, tepinmeye başladım. Üstüm başım çamur oldu ; tekrar dayak yedim. Ne yapabilirdim? Tuttum, güneşe bağırmaya başladım: 'Ama hiç acımadı, kızıl şeytan, hiç acımadı. ' Ve dilimi çıkardım güneşe. Bu biraz rahatlattı beni.
Hangi canlı ve hissedebilen varlık, çevresindeki uçsuz bucaksız dünyanın bütün mucizevi görüntüleri arasından en çok her yeri renkleriyle, parıltılarıyla, dalgalanmalarıyla ve dört bir yanı yumuşacık kucaklayışıyla, uyandıran gün olarak neşeye boğan ışığı sevmez?
Yeşil Yol
“Yoruldum, patron. Yollarda yağmurdaki bir serçe kadar yalnız olmaktan yoruldum. Yanımda hiç arkadaş olmamasından bıktım. İnsanların birbirine kötü davranmasından bıktım. Her gün dünyada hissettiğim ve duyduğum acılardan bıktım. Çok fazla var, sanki her an için kafama cam parçaları batıyor. Anlıyor musun? Karanlıktan korkuyorum patron lütfen ışığı kapatma…”
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.