Güçlerini korkutmaktan alanlar zamanla korkuttuklarının vazgeçilmez koruyucuları olur
Tarihiyle övünebilen ulus ancak tarihiyle hesaplaşabilendir.
Reklam
Yaşasın çocuklar! Her şey onlar için. Ne hakkımız var onla­ra savaş, açlık, sefalet dolu zehirli bir dünya bırakmaya? 20. yüzyıl kuşaklarının tarihe bıraktığı miras. Dünyayı buldu­ğundan daha kötü bırakmak.
Radyasyondan çok birbirlerinin kalplerini kırmaktan ölüyor insanlar.
geceler bizi yeniden âşık eder, bize “seni seviyorum” dedirtir.
Apartman
Birbirlerini tanımayan, tanımak istemeyenlerin cemaat bile olmadan zorla cemiyetleştirildiği bir ortam apartman.
Sayfa 217
Reklam
Çağdaşlık sözcüğü beni her zaman ürkütür. Tarihimizi, geleneklerimizi yok etmek, kafalarındaki geleceğe göre “ Yeni İnsan” yaratmak isteyenler hep bu deyimi kullanır. Bir de çağdaşlaşmak Batılılaşmak anlamına geliyor tabii. Amerikalılar neden hiç çağdaş olmaktan söz etmez?
Sayfa 190
Spor(!) Üzerine
Asırlar boyu sporda değişen tek şey biçimi, yani seyredilen “olay”. Roma’da Forumu dolduran aslanları ya da birbirlerine karşı savaşan köle gladyatörleri seyrediyorduk. Bugün stadları doldurup meşin yuvarlağın peşinde koşuşturan yoksulların çocuklarını seyrediyoruz. Biz seyrededuralım onlar da köşeyi dönme umuduyla zamanın köleleri gibi hayatlarını kurtarmaya çabalıyorlar. Üstelik egemen düzenin asırlardır süregelen bu oyunlarında seyreden de halk seyredilen de!
Sayfa 170
Farklı toplumların farklı acı eşikleri var. Yahudiler acılarını unutturmamacasına yaşarken, öbür uçta, Türklere, geçmişin feryatları sivrisinek vızıltısında. Mostar'ın yetim acısı geçim derdine gömülü.
Sayfa 96
Acılar dinince tarih oluyor. Tarihte yazılan unutuluyor. Yerine yeni acılar, yeni tarihler. Mostar muhasarasında 60.000 kişinin topçu ateşine tutulduğunu, kurşunlandığını, köprülerin yıkıldığını; Bosna'da 200.000 kişinin katledildiğini, 500.000 kişinin yaralandığını, bir milyon insanın göçe zorlandığını anlatmak, kelimeleri yan yana sıralamaktan ibaret.
Sayfa 96
Reklam
Kimlik cambazlıkları
Sırplar Ortodoks, Hırvatlar Katolik, Müslümanlar Boşnak. Eskiden hepsine Boşnak denirmiş. Çok eskiden Slav. Antikçağ'da İlliryalı.
Sayfa 93
Paralel not: Slavenka Drakulic: "Bunca ölü! Neden Köprü'nün yıkılışı hepsinden acı? Ebediyen hepimizindi."
Sayfa 86
Mostari şapkam başımda Köprü balıkçısıyım Neretva sularında. Kurulmuşum vicdan tahtıma Gelen gideni yargıla. Yem ben, yeme gelen ben, Fotoğrafın her karesindeyim Fotoğrafını çektiklerimin.
Sayfa 84
İçimde farklı bir günün başlangıcı. Evde dur. Evde yaz, dedim. Gene Köprü'ye geldim. Köprü'ye Köprüden kaçmaya geldim.
Sayfa 83
Ne doğudayım, ne batıda
Köprü'nün iki ucunda beni tanıyanlar kendi taraflarında biliyor. İki tarafın sabit elemanıyım. İkisi arası değil, ikisindeyim. Ne batıdan doğuya, ne doğudan batıya geçiyorum. Istanbul gibi. Anlamayanlar, ayıklasınlar pirincin taşını.
Sayfa 79
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.