Mutluluk zihinsel bir olgudur.
Mutlu insanlar gölgeyi ve karanlığı, karaltıların ortasında kalmayı kabul etmezler. Gece kabul edilebilir ama karanlıklar, hayır. Güneş yoksa onu yaratmak gerekir.
Sayfa 741 - 2.CİLTKitabı okuyor
Drogo’nun yüreği kabarmıştı; elveda geçmişteki düşleri, elveda yaşamın güzel yanları...
Berrak ve insanları ısıtan güneş parlıyor, vadiden aşağı insanı canlandıran bir rüzgâr esiyor, kırlar mis gibi kokuyor, kuş cıvıltıları, çağlayanın sesine eşlik ediyordu, insanlar için mutluluk dolu bir gün, diye düşündü Drogo, ve hiçbir şeyin gençliğindeki bazı güzel sabahlardakinden farklı görünmediğini algılayarak şaşırdı. At, yeniden yola koyuldu. Yanm saat sonra, Drogo, yolların birleştiği köprüyü gördü, kısa sûre sonra genç teğmenle konuşması gerekeceğini düşündü ve içini acıyla burkan bir duyguya kapıldı.
Duyarsızlaşmış ve anne-babasının varlığını ya da yokluğunu hissedemez hale gelmiş olan çocukların yaşamdan bir tek gayeleri vardır: ' başarmak!' Yaşam onlar için başarabildikleri kadar mutluluk verecektir. Bu hayale kapılırlar. Çocukluk yıllarında kaybettikleri onuru ve kişiliği, sanki çok güzel bir meslek sahibi olduklarında ya da çok para kazandıklarında yeniden elde edecekleri hayaliyle delice hayata tutunurlar.
Basit Mutluluklar, Derin Anlamlar
İnsan, karmaşık bir ruha sahip basit bir varlıktır. Mutluluğu ve mutsuzluğu, tıpkı doğumu ve ölümü gibi basit nedenlere bağlıdır.
Bir güneş ışığı, bir sevgi dolu bakış, küçücük bir başarı bile mutluluğa giden kapıyı aralayabilir. Öte yandan, beklenmedik bir kayıp, kırıcı bir söz, küçücük bir hata bile mutsuzluğun gölgesini üzerimize düşürebilir.
Bu basitliğin içinde gizlenen derinliği anlamak, yaşamın en büyük bilgeliklerinden biridir. Her anın değerini bilmek, basit şeylerden bile mutluluk bulmak, hayatın bize sunduğu armağanları kucaklamak...
mutluluk da mutsuzluk da gelip geçicidir. Önemli olan, her anın kıymetini bilmek ve ruhumuzu besleyecek güzelliklere odaklanmaktır.
Defin işleri bitip kadınların gözyaşlan dinince ve Théoden sonunda höyüğünde tek başına bırakılınca, halk şölen için Altın Salon'da toplandı ve üzüntülerini bir yana bıraktı; çünkü Théoden dolu dolu yaşamıştı ve en ulu atalarından hiç de geri kalmayacak bir şerefle ölmüştü. Sonra Yurt âdetlerine göre kralların anısına içileceği zaman gelip
"Güneşin tepede dik olduğu saatlerde UVB ışınları gelir ve D vitamini sentezini sağ- layan, işte bu UVB ışınlarıdır. Güneş yatay geldiği saatlerde ise, UVA ışınları gelir, UVA ışınları D vitamini sentezlemez ve kanserojendir. Yani, vücudunuzda D vitamini sentezlensin istiyorsanız, güneşin tepede dik olduğu saatlerde; gölgeniz boyunuzdan kısa iken güneşlenmelisiniz."
Sayfa 56
