KAPLAN OLAN SIĞIR ÇOBANININ HİKÂYESİ
Güçlerin ve gizemlerin adamıydı, inanılır şey değildi. Bakışları ya- raları açıyor ya da kapatıyor, hayvanları ve Hıristiyanları uyandı- rıyor ya da uyutuyordu. Birazcık gözlerini dikmesiyle, en cesur tay ya da en azgın boğa bile aptallaşıveriyordu.
Ventura, Minas Gerais'in gezici sığır çobanı, rüzgâr
Hâlâ ilkokuldan başlayarak son okula kadar,
Osmanlı aynı anda hem yüz akımız, onurumuz, övüncümüz, hem de yüz karamız oluyor.
Ben bunun sebebini bir türlü idrak edemiyorum...
Sabah tam Faramir Evler'den çıkıyordu ki, surların üzerindeki kızı gördü; tamamen beyazlara bürünmüştü ve güneşte parlıyordu. Adam kıza seslendi, kız indi; birlikte, bazen sessizlik içinde, bazen konuşarak, kâh çimlerin üzerinde yürüdüler, kâh yeşil ağacın altına birlikte oturdular. Sonra her gün aynı şeyi tekrarladılar. Penceresinden seyreden Şifacıbaşı'nın içi mutluluk doluydu, çünkü o bir hekimdi ve endişesi azalıyordu; o günlerin korkusu ve kötü bir şeyler olacağı endişesi insanların gönülleri üzerine ağır bir biçimde çökmüş olduğu halde, bakımı altında olan iki kişi iyileşiyor ve her geçen gün kuvvetleniyordu.
Böylece Hanım Eowyn'in Faramir'e ilk gidişinin üzerinden beş gün geçti; bir kez daha Şehir'in surlarında birlikte durmuş bakmıyorlardı. Henüz bir haber gelmemişti, bütün gönüller kararmıştı. Ve hava da eskisi kadar parlak değildi artık. Soğuktu. Gece çıkmış olan rüzgâr artık Kuzey yönünden şiddetle esiyor ve şiddeti gitgide artıyordu, ama etraftaki topraklar kurşuni renkli ve daha korkunç görünüyordu.
SİZ AŞKTAN N'ANLARSINIZ BAYIM?
Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca Alt katında uyumayı bir ranzanın
Üst katında çocukluğum ...
Kağıttan gemiler yaptım kalbimden
Ki hiçbiri karşıya ulaşmazdı.
Aşk diyorsunuz, limanı olanın aşkı olmaz ki bayım!
Allah'la samimi oldum geçen üç yıl boyunca
Havı dökülmüş yerlerine yüzümün Büyük bir
"Gece sona erdi," diyordu. "Biz gecenin çocukları, şafak tepelerin üstünde doğarken ölmeliyiz. Küllerimizden çok daha yüce bir sevgi doğmalı. Ve sevgimiz güneşte kahkahalar atmalı, hiç ölmemeli."