Başkalarına güvenmemizde çoğu kez tembelliğin, bencilliğin ve kibrin büyük payı vardır: Bunlar, kendimizi araştırmamak, uyarmamak için başkasına güvendiğimizde, tembelliğin; kendi meselelerimize ilgili konuşma ihtiyacı bizi bir şeylere güvenmeye yönlendirdiğinde, bencilliğin; ve bu bir şeyler, gurur duyacağımız şeylerse kibrin paylarıdır..
Sayfa 240Kitabı okudu
Reklam
Aslında yalnızca garantimiz olmadığında güvenmeye ihtiyaç duyarız. Arkadaşınızdan size zarar vermeyeceğine dair hukuki bağlayıcılığı olan bir sözleşme istemezsiniz. Garanti ancak her şeyi doğru yapacaklarına güvenemeyeceğiniz şirketler tarafından sunulur.
Maalesef gerçekler...
"Verdiğim ilgilenmediğime dair işaretleri fark etmeyen veya edemeyen erkeklere basıp gitmelerini söylemenin neden bu kadar zor geldiğini merak ettim. Kaba davranınca sürtük diyorlardı. Nazik olunca işin sonu onlara telefon numaranı vermek veya bir daha buluşmayı kabul etmekti. Ondan sonra hayır cevabını kabul etmeyen ve seni ona güvenmeye ikna eden biri çıkıyordu. Evine alacağın, böylece seni öldürüp keyfine göre giydirecek biri."
insanlarda grup içi güven, kendine güvenmeye baskın çıkmıştır.
diğer primatlardan farklı olarak insanlar sadece kendileri için avlanmaz; getirilen yiyecek gruba dağıtılır. iki milyon yıl öncesinde homininlerin yiyecek taşıdığına dair bulgular mevcut. böylece özelleşme yoluyla avlanmayı daha verimli kılmak mümkün olur. en iyi mızrak yapan kişi, mızrakla en iyi avlanan kişi olmayabilir ama grup her iki beceriden de fayda sağlar ve herkese daha fazla yiyecek düşer. işbirliği ve yiyecek paylaşımı grubu güçlendirir ve karmaşık becerilerin çeşitlenmesini sağlar. her ne kadar avcılar yirmili yaşlarda fiziksel açıdan zirvede olsalar da bireysel avcılık becerileri 40 yaşından önce doruğa ulaşmaz çünkü insanlarda başarı, öğrenmesi zaman alan teknik bilgi ve ince becerilere bağlıdır. avcı toplayıcı topluluklarda avcıların çoğu 18 yaşına dek, değil başkaları, kendileri için bile yeterli kalori getiremez. tersine, avcı-toplayıcı türlerden bir diğeri olan şempanzeler bebeklik çağını geride bırakır bırakmaz, beş yaş civarında kendine yetebilir hale gelir. yiyecek için başkalarına kısmen dahi olsa bağımlı olmak, gruptan dışlanma ya da etrafta fazla yiyecek olmaması durumunda aç kalma riskini beraberinde getirir. oysa grup içi güven ve ona dayanarak gelişen işbirliği, bireye olduğu kadar gruba da hayatta kalma açısından avantajlar sağlar ve bizde bu grup içi güven, kendine güvenmeye baskın çıkmıştır.
sayfa 31-32, domingo yayınları.
_Şeytanla anlaşmak, yani Nevrotik kişinin kendi benliğinden vazgeçmesi, ruhunu satmasına karşılık gelmektedir. Psikiyatride bunu "kişinin kendine yabancılaşması" olarak adlandırıyoruz. Tıpkı bellek kaybı ve kişiliksizleşmede olduğu gibi kişi, kimlik duygusunu yitirmiş, kendine aidiyeti kalmamıştır. Sanki bir sis bulutu icindeymiş gibi
Reklam
Bir de dev­let var tabii. O da kolektif kahramandır. Sıçrama gösterdiği ender zamanlarda başarısızlığa uğrar. Bizim insanımız da başka türlü­dür, devletimiz de. Onda tesadüfi olan. rasyonel olmayan, keyfi unsurlar çoktur. Batıya benzemez. Sıcak bir görünüm alır akım dışına çıktıkça: fakat bizde insana da devlete de güvenmeye gel­mez; pahalıya mal olur sonu.
Sayfa 100Kitabı okudu
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun. _İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir. _Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur. _İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz. _Yanlış anlayanlar tarafından
"Benim normal hissetmeye, ülkemde yaşayan insanlara daha çok güvenmeye, geleceğe dair umut beslemeye ve gülmeyi bu kadar özlememeye ihtiyacım var; çoğumuzun buna ihtiyacı var."
Benim normal hissetmeye , ülkemde yaşayan insanlara daha çok güvenmeye, geleceğe dair umut beslemeye ve gülmeyi bu kadar özlememeye ihtiyacım var; çoğumuzun buna ihtiyacı var.
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.