Kalbini çokluk yordu. Onun dışındaki her şey kalbine tutunmaya, kendine bir yer edinmeye çalışıyor. Kalbin dünyanın mahzeni gibi. Odandaki fazla eşyalar seni her zaman boğar, biliyorsun. Bu yüzden sık sık temizlik yaparsın. Kalbindeki her şeyi de arkanda bırakabilsen ne güzel olurdu. Ama aynı anda hem kalmanın hem gitmenin bir yolu yok ki.