İnsanı insan yapan, yüzüne güzellik katan ve onu sevdiren tek şey kalbinin temizliğidir. Yoksa hepimiz aynıyız, etten ve kemikten oluşmuş bedenleriz. Bizi birbirimizden ayıran tek şey kalplerimizin özelliğidir. Eğer temiz ve güzel bir kalbiniz varsa, bu dışınıza yansır. Fakat kararmış, herkesin kötülüğünü isteyen, kıskanç biriyseniz, kalbinizin kötülüğü yine yüzünüze yansır. Ve dünyalar güzeli olsanız bile, kalbinizin karanlığı güzelliğinize gölge düşürecektir.
Ve bayram yaklaşıyor,en son bayramın hayatımın en güzel ve en son bayrami olacağını bilemezdim. Şimdi yetim bir çocuk gibi boynu bükük kaldım Sensiz kalınca. Bir umudum vardı benim. Sana açılan bir sokağım vardı Adını kimselerin bilmediği,kimselerin Okumadığı şiirlerim vardı Öznesi sen olan.sen ile ben arasına virgül dahi koymadığim cümlelerim
Reklam
"İnsanı insan yapan, yüzüne güzellik katan ve onu sevdiren tek şey kalbinin temizliğidir. Yoksa hepimiz aynıyız, etten ve kemikten oluşmuş bedenleriz. Bizi birbirimizden ayıran tek şey kalplerimizin özelliğidir. Eğer temiz ve güzel bir kalbiniz varsa, bu dışınıza yansır. Fakat kararmış, herkesin kötülüğünü isteyen, kıskanç biriyseniz, kalbinizin kötülüğü yine yüzünüze yansır. Ve dünyalar güzeli olsanız bile, kalbinizin karanlığı güzelliğinize gölge düşürecektir."
284 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
YAMALI YÜREKLER Herkese Merhabalar... Sizlere güzel bir kitap ile geldim. Kitabımıza mekan sahipliği yapan Sivas'a konuk oluyoruz. Anadolu'nun buram buram kokusunu getirip bizleri hüzünlü hikayesi ile sarıp sarmalar iken, içten sıcacık anlatımı ile yaşanan olaylara şahit ediyor... Zemheri gözü paradan başka birşey görmeyen babası
Yamalı Yürekler
Yamalı YüreklerAbdullah Küçükkaya · Morena Yayınevi · 202427 okunma
"İnsanı insan yapan, yüzüne güzellik katan ve onu sevdiren tek şey kalbinin temizliğidir. Yoksa hepimiz aynıyız, etten ve kemikten oluşmuş bedenleriz. Bizi birbirimizden ayıran tek şey kalplerimizin özelliğidir. Eğer temiz ve güzel bir kalbiniz varsa, bu dışınıza yansır. Fakat kararmış, herkesin kötülüğünü isteyen, kıskanç biriyseniz, kalbinizin kötülüğü yine yüzünüze yansır. Ve dünyalar güzeli olsanız bile, kalbinizin karanlığı güzelliğinize gölge düşürecektir."
İnsan, belki organizma ve ten olarak diğer canlılardan pek farklı gözükmeyebilir, fakat insanın iç dünyası, bir "endişeler kumkuması"dır. Meşhur Şeyh Sadi-i Şirazi, insanın bu durumunu şöyle ifade eder: "İnsan, yek katre hunest, hezar endişe." (İnsan, içinde bin endişe taşıyan bir damla kandır). Gerçekten de insanı insan yapan işte bu endişesidir. İnsan, yorulmak bilmez bir çırpınış içinde, sürekli olarak "güzeli", "iyiyi", "doğruyu", "Hakk"ı ve "hayrı" arar, bunların zıtlarını sevmez. Müşahedeler göstermektedir ki, insanlar "çirkini güzel", "kötüyü iyi", "yanlışı doğru", "bâtılı hak" ve "şerri hayır" sanabilir, lakin hiçbir insan "çirkini çirkin", "kötüyü kötü", "yanlışı yanlış", "bâtılı bâtıl" ve "şerri şer" bildiği müddetçe tercih etmez. Bütün tarihi boyunca insanın macerası budur. Bütün mesele beşeriyete, "Hakk'ı hakk", "bâtılı bâtıl" olarak gösterebilmektedir. Bu ise çok zor bir iştir. Bütün insanları bu konuda bütünlüğe ve birliğe ulaştırmak için, pek çok emek sarf edilmiş, mukaddes kitaplar ve peygamberler gönderilmiştir. Hiç şüphesiz, sanıldığından daha fazla netice alınmakla birlikte, gerçek manada başarılı olmak mümkün olamamıştır. Oysa beşeriyet, bu konuda da yüce peygamberler silsilesine kulak vermek zorundadır. Yoksa dağılıp gider.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.