Ben bu hüznü akşamüstü gibi emdim çocukluğumda
ben bu hüznü yıllar yılı
taşıdım sevda gibi
en kavgacı
en bıçkın
en güleç şiirlerimde bile benim
nabız gibi atıp durur bu hüzün
güzün güzün
gelen hüzün.
Sayfa 148 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
. . .
ŞİİR-MİİR
K/aralamalar
(Not: Mükerrer kayıtlar, sâir hata ve düzenlemeler bir ara yapılacaktır inşallah, diyelim... Bu hususta okurlardan özür dileriz...)
Yağmurun karla karıştığı rüzgarların son kalan yaprakları dallardan toplandığı güzün son kışın ilk günleri... Ruhun dinginleştiği gecenin koynunda kamçılanıyor duygular; hüzün, acı, keder, ıstırap ve eleme karşı mutluluk, huzur, sevinç... Okyanusa açılmış bir gemi düşünceler. Ucsuz bucaksız bir enginde rotasızlıktan kaybolmaya mahkum düşünceler, ıstırabı mutllulukla tartıp kefenin hangi tarafının ağır bastığını göremeyen gözler... Uzaklardan gelen eski bir şarkının sözleri "çocukluk kavruk, gençligim savruk
yetişkinligimden hiç hayir yok" yükselen dumanlar içinde kaybolan enstürman sesleri ve kısık sesten ancak bu kadar anlaşılabilen eski bir şarkı. Bir Sezen şarkısı..