Bezm-i meydür mutribâ bir nağme-i dil-cû kopar
Şevk-bahş ol meclise yir yir sadâ-yı hû kopar
*
Âşıka şerkeş olur bâlâ-kadân-ı şehr-i Rûm
Merd-perver ber-zemîndür dilberi tünd-hû kopar
*
Cilve-sâz-ı sahn-ı meydân-ı melâhat ol birez
Bâre-i dil-keş hırâmun lutf it iy meh-rû kopar
*
Hüsn-i bî-mislün gören sun’-ı Hudâ’yı yâd idüb
Sıdk ile elbet derûnından sadâ-yı hû kopar
*
Zülfün ohşa rûyın öp bâğ-ı cemâlinden Fasîh
Gâh sünbül-çîn-i şevk ol gâh şeftâlû kopar
*** Fasîh Ahmed Dede ***
"İslam dünyasının düsturu olan 'kısmet', Düvel-i Muazzama'nın mükemmel teçhizatlı ordularına getirdikleri en sistematik metot ve düzenden çok daha faydalı."
Sayfa 234
Dünya'nın İlk Diktatörü
Gittikçe artan bir oranda profesyonelleştirilmiş, paralı askerlere dayalı birliklere komuta eden birbirine rakip generaller arasındaki iç savaş, askeri diktatörlük belasını Roma devletinin başına sardı. Galya fatihi ve Roma'nın aşağı sınıflarının davalarının savunucusu Julius Caesar, (ölümü İ.Ö 44) diktatörlük* yetkisini ele geçirip kısa denilemeyecek bir süre elinde tutan ilk insan oldu, Roma yönetim biçimini yeniden örgütleme yolundaki niyetini açıklaması, öteki senatörlerin buna sert bir biçimde karşı çıkmalarına yol açtı. Caesar'ı bir tiran ve iktidarı yasa dışı yollarla ele geçiren biri gibi gördüler ve bu nedenle onu Senato salonunun merdivenleri üzerinde öldürdüler. Ancak cumhuriyeti geri getirmek düşüncesiyle giriştikleri bu eylem, Roma dùnyasını, sonunda Caesar'ın evlatlığı Augustus'un (İ.Ö. 30'da) zaferle çıkacağı bir başka iç savaş dönemine sokmaktan başka bir şey getirmedi.
*Günümüzdeki durumdan farklı olarak diktatörlük Roma'da anayasal bir kurumdu. Olağanüstü durumlarda Senato, sınırlı bir süre için tüm yürütme yetkilerini vererek bir diktatör seçerdi. Caesar önce kendini on yıl için diktatör seçtirmişti; sonra ömür boyu diktatör ilan ettirmeye kalkınca anayasa dışına çıkmış oldu. (ç.n.)
Sayfa 246Kitabı okudu
Bu çözüm bankacı modelde bulunamaz. Tersine bankacı eğitim çelişkiyi sürdürür ve hatta bir bütün olarak ezen topluma ayna tutan şu davranış ve uygulamalar yoluyla çelişkiyi körükler:
a) Öğretmen öğretir ve öğrenciler ders alır.
b) Öğretmen her şeyi bilir, öğrenciler hiçbir şey bilmez.
c) Öğretmen düşünür, öğrenciler hakkında düşünülür.
d) Öğretmen konuşur, öğrenciler uslu uslu dinler.
e) Öğretmen disipline eder, öğrenciler disipline sokulurlar.
f) Öğretmen seçer ve seçimini uygular, öğrenciler buna uyarlar.
g) Öğretmen yapar, öğrenciler öğretmenin eylemi yoluyla yapma yanılsamasındadırlar.
h) Öğretmen müfredatı seçer ve (kendilerine danışılmayan) öğrenciler buna uyarlar.
i) Öğretmen bilginin otoritesini, kendi mesleki otoritesiyle karıştırır ve bu otoriteyi öğrencilerinin özgürlüğünün karşıtı olarak öne sürer.
j) Öğretmen öğrenme sürecinin öznesidir, öğrenciler ise sadece nesnedirler.
Sayfa 28
İLBER ORTAYLI'NIN TAVSİYE ETTİĞİ 25 KİTAP
1-Osmanlı İmparatorluğu, H.İnancık
2-Batı-Doğu Divanı, Goethe
3-Hafız Divanı
4-İnce Memed I-IV, Y.Kemal
5-Fuzuli Divanı
6-Timurlenk, B.F. Manz
7-İslam Uygarlıkları Tarihi, C.,Zeydan
8-Bir Ortadoğu Tarihçisinin Notları, B.Lewis
9-Savaş ve Barış, Tolstoy
10-Kral Lear, Shakespeare
11-Yüzbaşının Kızı, Puşkin
12-Savaş Günlükleri, G.,Ciano
13-Vanya Dayı, Çehov
14-Madame Bovary, Flaubert
15-Semerkant, A. Maalouf
16-Puslu Kıtalar Atlası, İ.O.,Anay
17-Milli Mücadele Başlarken, T., Gökbilgin
18-Suyu Arayan Adam, Ş.S.Aydemir
19-Yeniçeriler, R.E. Koçu
20-Yavuz Sultan Selim, F.Emecan
21-Devlet-i Aliyye I-IV, H.İnancık
22-Sultan Alp Arslan, C.Piyadeoğlu
23-Bûstan, Sâdî-i Şirazi
24-Karamazov Kardeşler, Dostoyevski
25-Kambur, Şule Gürbüz
Yalnız Türkiye'de millileştirmeler, sermaye karşıtı sol-ideolojik bir muhtevadan yani sınıf çelişkisinden ziyade; iktisadi milliyetçilikten kaynaklanmıştır. Kaldı ki, bir kısmı Lozan Antlaşması'ndan kaynaklanan dolayısıyla bir zaruret olan millileştirmeleri de doğru bulmayanlar ve yabancı sermaye yatırımlarını savunanlar da o tarihte de
Sayfa 110 - Maliye BakanlığıKitabı okudu
