Yorulmuşsundur. Bazen boş gün yaratırsın kendine. Bugünkü boş günden hoş bir şey çıktı. Bu başıboşluğa ortak edecek birilerini de buldum. Bakınız, aşağıda:) (Kiminizden bahsetmeyi unutmuş olabilirim, yazım yanlışı yapmış olabilirim; dedim ya boş günüm. Hoş görün.😊) Ece Temelkuran’ın BU DA GEÇER’inden rastgele, şansınıza
111 syf.
·
Puan vermedi
·
5 saatte okudu
Yılmaz Güney – Hücrem
Kitap üç bölümden oluşuyor. 1.bölümde sosyalist bir bakış açısıyla sanatsal anlayışı, 2.bölümde “Çocukluk Günleri” ve 3.bölümde “Çırak” adıyla çocukluğundan kalan izleri yansıttığı öyküler anlatılıyor. Kitap son derece akıcı ve sıcak bir üslupla kaleme alınmış. İlk bölümü tanımlarken şu sözleri söylüyor: “Görüleceği üzere bu yazı, ne başlı
Hücrem
HücremYılmaz Güney · İthaki Yayınları · 2017463 okunma
Reklam
"İki ölüyü bir kefenle gömdürür, öteki kefeni evine yollar. ... Diyeceğim o değil... Hariç eline fırsat geçirmiş, vuruyor. Vuracak tabi. Bu dünya menfaat dünyası. Menfaatini düşünmeyen insan olur mu? Eline fırsat geçirip de çalmayan bir kişi göstersene bana!.. Ha? Bir kişi!.. Kör olayım yoktur. Yalnız bizim Hacı Bey yoluyla yapıyor. Bu kadar ustası olduktan sonra hakkıdır alimallah..."
Yolun sonu nereye varıyor diye korkuyorsun. Ben korkmuyorum. Söyleyeyim sana. Geleceğin dünyasına varıyor. Benim istediğim dünyaya. İtaat ve birlik dünyası. O dünyada her adamın kafasındaki düşünce, kendi düşüncesi olmayacak, komşusunun kafasındaki düşünceyi keşfetmeye çalışmak olacak, o komşunun da kendi düşüncesi olmayacak, o da öbür komşunun
Plato Film Yayınları - Çeviren: Belkıs Çorakçı DişbudakKitabı okudu
Yarın bu sistem çökerse, acidığınız o zavallı köylülerin eline ayağına senin benim karım, çocuklarım sarılıp yalvaracak. Evet, yani Munådilhak ve Mezlekâni'nin arkadaşı gibi, neydi adı, halk dizginlerinden boşanırsa! Ha, aklima geldi: Heyzorâni. Işte o zaman benim, senin yerin olmaz artık. Halk başı önde, obur dünyadan korkar olmazsa, bu dünyada da itaatkâr kalmaz. O zaman yaşantımızı sürdüremeyiz. Dünyevi ve uhrevi korku ve ceza söz konusu olmazsa, senin benim için çalişacaklarıni aklin kesiyor mu? Kendinize gelin, uyanin. Daha açık söyleyim; insanları öteki dünyanın cezalarıyla korkutmazsak, hayatin zorluklarına katlanmaları için yüreklendirmezsek, bu dünyada süngü, yumruk, tepelemekle yıldirmazsak, yarin başımız belada demekti. Amele günde on saat ölesiye çalışIp akşam bir somun ekmeğe muhtaçken, halı depom tavana kadar dolu olursa, onun ilahi takdirin böyle gerektirdiğine inanması lazımdır. Yarın onlara bütün bunların saçmalık olduğunu, onların çalışmasına karşın benim dengeyi bozdugumu soylersen işte o zaman ayıkla pirincin taşini! Artik sana bana yaşayacak yer kalmaz. Diyanet Lastik Fabrikası aydan aya kârını bana göndermez, dünya allak bullak olur..
16. ASIR ŞAİRLERİNDEN EDİRNELİ NAZMÎ Türkiye’de Osmanlı sülalesi hâkim olduktan sonra(1) acem taklidi divan edebiyatının kuvvetle yayılarak milli dil ve kültürümüzü şiddetle tehdit etmesi üzerine on beşinci asrın sonlarında Türkiye’de bir dilde milliyetperverlik cereyanı baş gösterdi. Aruz vezniyle olmakla beraber, yalnız Türkçe sözler ve hatta
157 öğeden 91 ile 100 arasındakiler gösteriliyor.