Ne yerde bulduğumuz ekmeği öpüp başa götürmeye gerek kalıyor ne de bir dereden bile abdest alırken suyu israf etmemeye hacet. Suyun ab-ı leziz, ekmeğin nan-ı aziz olduğu devirler geride kalmıştır artık, geçmişler olsun.
Sen bir halkın tarikisin Arif Ahmed' e tarif ne hacet, işte orada Diyarıbekir şiir gibi değil basbayağı bir şiir binbir mısra-i berceste kürdilî binbir hikmet
Reklam
Söylemeye hacet yok: okuyarak öğrenmek yetmiyor. Yüz kere okumaktan bir kere görerek öğrenmek elbette daha etkili, daha sağlam, daha kolay. Bu yolda öğrendiklerimizle amel etmenin tek yolu: Salih kişilerle hemhâl olmak, onlarla oturup onlarla kalkmak, onlarla dostluk kurmaktır. Aramızda İslâm'ı en iyi yaşayanlara özenmek, onları taklit etmektir.
Sayfa 152Kitabı okudu
"Arife tarife hacet ne, hak meydanında gördüysem O sendedir sen ondasın eğer bilebildiysen, Arif olan bunu sezer derunundan gevher ezer, Daima senin ilen gezer can gözüylen gördüysen"
Aşka ne zaman gönül verirsen o zamanın hoş bir andır. Hayır işte istihareye hiç hacet yok..
Bir evin güzel olması için gösterişli eşyalara hacet yok. İçinde kütüphane olsun, yeter.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.