Bu dünyada kim, ne olursa olsun öldürülmeyi hak etmiyordu. Bu hırsızlıktı, can hırsızlığı. Bir hırsız geliyor, göz göre göre canınızı alıyordu. Ve bunun için bazen bir kadın olmamız yeterli oluyordu. Belki bir ilişkiyi istememiş olmamız, belki başka bir karşı cinse sarılmış olmanız, belki mini giyinmiş olmanız… kimi zaman size bağırılıp çağırılması için yeterli oluyordu, kimi zaman öldürülmeniz için.
Nasıl olursa olsun birileri, siz kadınsınız diye bedeninizde söz hakkına sahip olduğunu düşünebiliyordu: babanız, abiniz, sevgiliniz ya da kocanız… Kimi kendinde çok da büyük bir had görmüyor, belki yalnızca uyarıyordu. Kimin söz hakkı daha büyüktü, canice canınızı alabiliyordu.
Tüm kötülükler daha küçükleriyle başlıyordu.
Cinsiyetinizden ötürü ömrünüz boyunca bile sokakta rahat yürüyemiyordunuz ve bu, insanlara olağan geliyordu.
Belki tüm dünyayı değiştiremezdin ama kendi dünyamda küçük değişiklikler yapabilirdim.
"Fortunately, I never had to deal with violence or separation or poverty. So, I thought I had no right to be struggling or in pain. I basically ignored my pain, but still it was really hard. It really did hurt."
Charlotte Perkins Gilman Kadınlar Ülkesi Üçlemesi'nin ilk kitabı Dağı Yerinden Oynatmak'ta otuz yıl içinde dünyanın ne kadar değişebileceğine değinir ve aslından tamamen farklı bir dünya ortaya koyar. Üçlemenin ikinci kitabı Kadınlar Ülkesi'nde sadece kadınların yaşadığı ve sevginin dayanışmanın barışın hüküm sürdüğü ütopik bir ülke
Gençlik ve ergenlik,gerek ebeveynler gerekse çocuklar için oldukça zorlu bir dönem. Günümüzde ise her anlamda dejenerasyonun had safhada olduğunu görüyor ve hepimiz üzülüyoruz. Elbette bu tüm çocuklar için geçerli değil. Ama zor olan bu dönemde herkesin bir rehbere ihtiyacı var. Anne-babalar bu konuda yardımcı olmaya çalışsa da, gençlerin ellerine verilecek bir kitap daha iyi bir yol gösterici olacaktır.
"Genç Dervişin Teselli Koleksiyonu" gençlerimize önemli bir rehber niteliğinde. Özellikle manevi anlamda bir arayışa girdikleri bu dönemde kendilerini nasıl iyi hissedeceklerini, sıkıntıların sebebini ve duanın önemini onların kavrayabileceği şekilde anlatmış Mecit bey. Farklı yollara sapmaya çalışan ve mutluluğu başka şeylerde arayan bu nesile söyleyecek çok şeyi var yazarımızın.
Önce ebeveynlerin sonra ise gençlerin muhakkak okumasını önereceğim bir kitap. Huzurlu ve dingin bir anlatımı var. Ruha iyi gelen türden. Bizler için hazırlanmış bir hediye diyebilirim sanırım.
Keyifli okumalar dilerim...