Sabrın arefesindeyiz hafız...
Ya bayram edeceğiz...
Ya kurban olacağız... 🥀
Sözünle özün bir olsun!
Sözü yüreğinden önde gidene “aptal”’,
Yüreği sözünün önüne gidene “abdal” denir Hafız...😬
Aşk, "Bana akıl ver Baba!" diyen müride Şeyhinin "Delir oğul, delir!" dediğidir!
Anla işte Hafız! Aşk, delilik iklimidir.
"Şu cemre!" diyorum Hafız,
"Hep havaya, suya, toprağa mı düşer?
Biraz da
Zemheri çökmüş gönüllere düşse olmaz mı?"
"İnsanlar!" diyorum Hafız,
İkiye ayrılır:
Derdine dert katanlar, derdinden dert alanlar!
İnsan vardır âlem,
İnsan vardır elem!
Kiminin varlığı üzer,
Kiminin yokluğu!
Nerden düşersen düş ama
Gönülden düşme!
Gönüle düşen ol Hafız,
Gönülden düşen olma!
“Cümlelerin neden devrik?” dediler.
“Onları siz devirdiniz!” diyemedim.
“Ne iş yaparsın?” dediler.
“Hamalım!” diyemedim.
“Ne taşırsın?” dediler.
“Yüklediğiniz dertleri!” diyemedim.
Neden ağlıyorsun?" dediler.
"Gözyaşlarıma sorun!" diyemedim.
Diyemedim işte Hafız!
Yaradan'ın hatırına,
Rahman'ın hatırına,
Allah'ın hatırına...
“Kırgınım!” diyemedim!
ellerinin ruhunu ele vermesine izin ver
yoksa her şey birbirine benzer
Sayfa 33 - Turkuaz Kitap, “Keşke Suluboya Bir Aşk Kalsaydı Ellerinde!”
ellerin elde tutabildiğin tek güzelliğin
yalan söylemiyorlar
üstelik bu kadar uzun ve biçimliyken
üstelik sana rağmen
galiba işçi sınıfından ellerin
Sayfa 32 - Turkuaz Kitap, “Keşke Suluboya Bir Aşk Kalsaydı Ellerinde!”
Ben yorgun bir adamım hafız
Hiç bir serin esinti alamaz içimde ki ateşi
Hiç gülüş teselli edemez ruhumu
Dedim ya
Ben yorgun bir adamım….
Hafız'ın kabri olan bahçede bir gül varmış;
Yeniden her gün açarmış kanayan rengiyle.
Gece; bülbül ağaran vakte kadar ağlarmış
Eski Şiraz'ı hayal ettiren ahengiyle.
Yahya Kemal Beyatlı
Söylesene HÂFIZ !
Ağızdan laf almak yerine ,
Gönülden dert almayı ne zaman öğreneceğiz ???