“Tek bir yaratıktan bu kadar çok şey beklemek, bu kadar çok şey istemek doğru değil, yani içinde ne kendisi olduğu, ne de kendisi olmadığı ve böyle bir anlatıyı olası kılan dilin sustuğu şu dinlenme ortamına hak kazanmadan önce, önce kendisi değilmiş, sonra da kendisiymiş gibi davranması demek istiyorum.”
Sayfa 87 - Kırmızı KediKitabı okudu
Her şey iyidir, her şeye izin vardır, hiçbir şey nefreti hak etmemiştir.
Yeryüzünde bizi neler beklerse beklesin, insanoğlu doğdukça ve öldükçe, insanoğlu yaşadıkça, hak ve doğruluk denen şey de var olacaktır.
Sayfa 162Kitabı okudu
İnsan medeniyete kavuşmakla eskisinden daha fazla kan dökücü olmamışsa bile, en azından daha kötü, daha iğrenç bir kan dökücü olduğu kesindir. İnsan eskiden hak uğruna kan döker, bunun için önüne geleni gönül rahatlığıyla temizlerdi; zamanımızdaysa, kan dökmeyi iğrenç saydığımız halde bu iğrençlikten kendimizi alamıyoruz, hem de eskisinden daha çok.
“Kim sahiplenirse onun hikâyesi olsun bu.”
Bir mektup gelmiş bugün bana. Zarfın üzerinde bir tek adım yazıyor bir de bir pul var. Pek özensiz, buruşmuş hep kenarları. Pulun üzerinde çam kozalağı var. Kokluyorum, kokusu gelmiyor. Kim kokusuz bir çam kozalağı ister ki?
Ben istiyorum. Benden başka kim sahiplenir kokusuz bir çam kozalağını? Bu sorunun cevabını bilmiyorum. Zarfı açıyorum
Evet... İrade ve Unutan İnsan...
Bu yazıyı okuyup 30 sene sonrada bu yazıda yazılanlarla karşılaşacak olan bizler için bu bir manifesto olmalı.
Ey İnsan, sen bir canlısın, yaratılmışsın ve öleceksin.
Bu konuda hepimiz netiz değil mi ? Yani bu mesajı okuyan ister 1 ister 10 bin insan olsun ; hepimiz öleceğiz.
Peki, saatli bir bomba gibi kurulu bir yaşamın ne zaman patlayacağını
Dünya, birbirlerini dinlemeden birbirilerine hak veren insanların sahte cennetiydi.
Sayfa 63Kitabı okudu
“Yeryüzünde bizi neler beklerse beklesin, insanoğlu doğdukça ve öldükçe, insanoğlu yaşadıkça, hak ve doğruluk denen şey de var olacaktır...”
Sayfa 168 - ÖTÜKENKitabı okudu
