Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İdeoloji nedeniyle işlenmiş hiçbir cinayet asla haklı gösterilemez. Hakikatler yaygınlaştırılabilir ama dayatılamaz. Bağırmakla, çağırmakla hiçbir öğreti daha doğru,  hiçbir hakikat daha hakiki olmaz; hiçbir şiddet içeren propogandalarla, yapay olarak bireysel alanlara sızamaz. Özellikle de, samimi fikirleri uğruna direnen insanlara zulmetmekle hiçbir öğreti, hiçbir ideoloji asla daha fazla gerçeklik kazanamaz. İnançlar bireysel deneyimler ve hadiselerdir; ait oldukları birey dışında kimsenin hükmüne tabi olamazlar, kurallara bağlanamazlar, şekillendirilemezler. Ve bir hakikat, istediği kadar Tanrı'ya atfedilsin, kendini kutsal saysın - asla Tanrı'nın yarattığı insan hayatının kutsallığını ihlal etmek hakkına sahip olamaz.
Sayfa 175Kitabı okudu
insanlığın düşmanlarından biri de dindir. elbette tarihte mevcut gerçeklik itibariyle din; yoksa hakiki manasıyla din değil. din bu anlamda tarih boyunca sosyal düzenlerde, çeşitli ülkelerde, daima insan karşıtı etkenlerin oyuncağı ve aleti olmuştur. onlar, cehaletten, halkın bilgisizliğinden beslemek için dini insanlık dışı ve karşıtı bir faktör olarak kullanmışlardır. insanlık düşmanlarının yaptıkları en büyük iş şu idir: insanı aşan bir duygu, beşeri bir ilerleme, bilgi, bilinç, övünç ve olgunluk faktörü olan; insanı gündelik hayatın sınırlarından kurtarabilen bir amil olan dini, uyuşturucu bir etken haline getirdiler ve mevcut durumu, statükoyu açıklama ve meşrulaştırma aracı yaptılar. böylece dini ahiretle sınırladılar. öyle ki sadece şu işe yarıyor; başını mezara koydun mu senin için din faydalı olur. pekala, biz başımızı kabre koymadan önce kim derdimize derman olmalı, bizim dünya hayatında yolumuzu ne düzene koyacak? öyle ise bu işin ne faydası var? ben mezara gittikten sonra din ne işe yarar? bu gelenek, bu anlayış ve bu inanç nasıl bir sonuç doğurabilir?
Sayfa 292
Reklam
Sioux dini, doğayı romantikleştirmediği gibi, onu bir fantezi haline getirerek etikleştirmez. O, doğayı yıkıcı yönüyle de, ve belki de özellikle bu yıkıcı yönüyle, sevmekte kararlıdır. Bu anlamda, onun yeryüzüne duyduğu sevgi hakiki bir sevgidir.
“Gerçeğin çölüne hoş geldin”. Ancak, Gerçek, sanal simülasyonun arkasındaki “hakiki gerçeklik” değil gerçekliği tamamlanmamış/tutarsız yapan o boşluktur ve her simgesel Matrix’in vazifesi bu tutarsızlığı örtmektir.
Sayfa 31 - Encore YayınlarıKitabı okudu
145 syf.
10/10 puan verdi
·
4 saatte okudu
Sabah başladım ve öğleye doğru bitirdim. Bu sefer de önceden okuduğum iki öykü vardı kitapta, onları hatırladım ve geçtim...diğerleri ise...ilk hikâyeden itibaren severek aşina olduğum Çehov tadını aldım, hemen. İlk iki hikâyede kanayan, trajik iki karakterle kedere doğrudan dalış yapıyoruz: sefil, acınası karakterler ışıl ışıl parlıyorlar
Hikayeler
HikayelerAnton Çehov · Elips Kitap · 20083,210 okunma
711 öğeden 701 ile 710 arasındakiler gösteriliyor.