Mustafa Kemal, Sofya‘daki askeri ateşelik görevini yürütmekte iken birinci Dünya Savaşı başlamıştır. Enver Paşa’dan kendisine rütbesine göre cepheye gitmesi ile ilgili görev verilmesini talep eder. Enver Paşa,” sizin için orduda daima bir görev mevcuttur. Fakat Sofya ataşemiliterliğinde kalmanız daha mühim telakki edildiği içindir ki, sizi orada bırakıyoruz” deyince Mustafa Kemal şu cevabi bir yazıyı gönderir:” vatanın müdafaasına ait fiili vazifeden daha mühim ve acil bir görev olamaz. Arkadaşlarım muharebe cephelerinde, ateş hatlarında bulunurken ben, Sofyada Ateşemiliterlik yapamam. Eğer birinci sınaf subayı olmak liyakatinden mahrum isem, kanaatinizin bu ise, layık değilsem lütfen açık söyleyiniz.” Bir süre bekleyen Mustafa Kemal, cevabın gelmeyeceğini düşünerek eşyalarını toplayıp İstanbul’a dönme hazırlıklarına başlar. Tam hareket edeceği gün Enver Paşa sarıkamış harekatında olduğu için kendisine vekalet eden İsmail Hakkı paşa imzalı bir telgraf gelir. Bu telgrafta Mustafa Kemal’in 19. tümen Komutanı atandığını bildirmektedir.
Reklam
Dr. Muammer Yüksel ve Dr. Erhan Kızıltan, Nutuk'ta 19 ar kez tekrarlanan kelimelerden bir metin oluştururlar. Ve Osmanlı Türkçesi sözcükleri günümüz Türkçesine çevirir, bazı eksik cümleleri,anlamını bozmayacak şekilde tamamlar... "Tüm seçkin temsilciler , millete hizmet etmek yerine,görevlerini yerine getirmemektedir." ..,. "Bunların kanunlara bilfiil uymaları gerektiğini belirtiniz." .... "Şunu söyleyiniz. Yakın zamana kadar mevcut faaliyetleri başka gözle görmeye çabalayanlar artık durumun farkına varmışlardır " .... "Kumandanların ( askerler ve yöneticiler) hizmet etmelerine siz engel oluyorsunuz. Olayları tam olarak düşünen her kişi bunun nedeninin, hükümet olduğunu görür." ....... Tüm başkanlık sistemi bizce suistimal edilmektedir. Toplanacak taraftar sayıca az olsa bile azami sayıdaki düşmanın karşısında durmalıdır Bu çağrıyı yapması gereken yüzbaşılardır. Büyük şerefli cephe düşünülmelidir."
Nefsini bilen Rabbini bilir - Garib Çoban
Madem insan kulağından beslenir ve kainat asla boşluk kabul etmez. Ey garip sen de vücudun ülkesini boş bırakmayıp ateş-i aşkla âh eyle dem be dem. Seyahat ediniz ki tertemiz olasınız zira suyun bile bir yerde çok kaldığında tadı, rengi, kokusu bozulur, güzelliği kaybolur. O gül yaprağı toprağa düştüğünden beri yüreğimiz kor, içimiz Kerbelâ
Mustafa İhsan Karadağ Rahmetullahi Aleyhten Öğütler
01- “Şah-ı Nakşbend Kuddise Sirrûh’dan sık-sık naklederlerdi: “Bizim tarikatımız sohbettir.” 02- “Sohbet ve zikir meclislerine gidiniz. Sohbet meclisleri Cennet sofralarından birer sofra; zikir meclisleri cennet bahçelerinden bir bahçedir.” 03- “Sohbette iken sufi elbisesi giyersiniz, sufi rengine boyanırsınız; tenhada ise nefsinizle kalırsınız.
Reklam
33 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.