Tanrıyı düşünen kişi, kışın sıcak, yazın serin kalır demekte haklıydı belki de.
Sayfa 308 - İz YayıncılıkKitabı okuyor
Francis Bacon, çocukları olan insanların kadere rehineler verdiğini söylerken haklıydı. Kaçınılmaz olarak, diğer arkadaşlık ve sevgi biçimleri de bizi rehin alır. . . Sığ kişisel çıkarlar, istikrarsızlaştırılmıştır.
Reklam
Karşısında yaşamaya değer bir şey vardı işte ; kazanmak için savaşmaya, mücadele etmeye ve evet, uğruna ölmeye. Kitaplar haklıydı.
Sayfa 11
«Geçenlerde biri bana esas sorunumun sahne korkusu olmadığını söyledi. Esas sorunum hayattan korkmakmış. Ve biliyor musunuz? Gayet haklıydı. Çünkü hayat korkulacak bir şey; korkutucu olmasının bir nedeni var ve o neden de şu: Hangi dalın gittiği yolu seçersek seçelim, yine o çürümüş ağacız. Ben hayatta çok şey olmak istedim. İstemediğim şey yoktu. Ama hayatınız çürümüşse, siz ne yaparsanız yapın, yine çürümüş kalacak. Rutubet her şeyi baştan sona çürütür…»
Sayfa 111
• Karşısında yaşamaya değer bir şey vardı işte ; kazanmak için savaşmaya , mücadele etmeye ve evet , uğruna ölmeye . Kitaplar haklıydı.
“ Her zaman kurbanlar olacaktır, Anita. Yırtıcılar ve avlar, dünyanın düzeni böyle.” . . . . Jean-Claude haklıydı. Her zaman av ve avcı olacaktı. Ve ben avcılardan biri olmak için çok çalışmıştım. Ben Cellat’tım. Öyleyse neden sempatim hep kurbanlardan yanaydı?
Reklam
Ulan biz asker bulamıyoruz millet terk ediyor aq
"Devam edecek misin?" "Sağ salim dönersek komutanım." "Dönersin, dönersin, bir şey olmaz." "Tanrı bilir komutanım. " "Dul görünüyorsun." "Doğrudur komutanım. Kız baktı ki biz başka alemlerde dolaşıyoruz. Ev bark ikinci planda, çekti gitti. Haklıydı. "
Şu dünya âlem dedikleri gölgelikte, gerçek gerçek içinde; gölge gölge üstüneydi. Her şeyin, gelip geçici bir gölge olduğuna iman etti. Haklıydı Hazret-i Mevlâna, dünya bir ırmaktı, biz bu ırmaktan dışarıdaydık aslında ve ırmağa düşen sadece gölgemizdi. Bir ırmağın üstüne düşmüş gölgeleri bir bir seçti.
Sayfa 497 - Büyükhanım
Durdum. Ne kadar da haklıydı. Omuz silkmişti sadece. Hiç ilgi göstermemişti. Ben neden birinin saçmalamasını kendi meselem ediniyordum ki? Arabayı kullanan ben değildim. Çocukların davranışının sorumluluğunu üstlenmemiz bizi nasıl yıpratıyorsa, başkalarının sözlerinin, davranışlarının sorumluluğunu üstlenmek de öyle yıpratıyordu. Gereksiz yere. Hiç kimseyi düzeltmek, ikna etmek gibi bir sorumluluğum yoktu. Konuşulan mesele benim araştırma alanım dahilinde olsa da, çok iyi bildiğim bir konu olsa da, benim sorumluluğum kendi yazdıklarıma ve söylediklerime karşıydı; başkalarının düşüncelerinin sorumluluğunu almama gerek yoktu.
Doktor haklıydı. Uygarlık iletişimdi. İfade edip iletmeyi başaramazsak, uygarlık da sona ererdi.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.