Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hala eskisi gibi misin, diye sordu bir keresinde Emin. Öyleyim, dedim, sadece biraz kilo aldım, o kadar. Biraz, yani 50 kilo kadar. Sigaraya başladım. İçki de içiyorum. Dört düşük yaptım, üç de çocuk aldırdım sen beni terk ettikten sonra. Bir kere evlendim boşandım. Aynısıyım yani, sadece biraz kilo aldım, o kadar.
Sayfa 105
Ölüm karşısında herkes acemidir; ben de öyleyim. Hâlâ hayattasınız aziz okur, şansınız var: Acemi şansı.
Reklam
"Aynı kemiklerin üzerinde aynı ten, ellerimde aynı, ayaklarımda aynı on parmak. Aynı adamım. Ne yeni bir erdem sahibi oldum ne de yeni bir gücüm var. Beynim, eski beyin. Edebiyatta veya felsefede yeni bir fikir ortaya atmadım. Kimse beni istemezken hangi kıymete sahipsem şimdi de öyleyim. Şu anda kafamı en çok kurcalayan şey, beni neden istedikleri. Beni kendim olduğum için istiyor olamazlar çünkü hâlâ eskiden istemedikleri kişiyim. Demek ki beni başka bir şey için, benim dışımda bir şey için, ben olmayan bir şey için istiyorlar! Sana bu şeyin ne olduğunu söyleyeyim mi? Gördüğüm kabuldür bu. Halbuki o kabul ben değilim. İnsanların kafalarındaki bir şey o. Bir de kazandığım ve kazanacağım paralar için istiyorlar. Halbuki o para da ben değilim. Para bankada duran, herkesin cebinde olan bir şey. Sen de mi bunun için, kabul ve para için mi istiyorsun beni?”
“İşim gücüm yokken... Açlıktan ölürken... Şimdi kimsem o zaman da aynı adamdım, insan olarak, sanatçı olarak aynı Martin Eden'dım; o zaman neden yapmadın? Kafamı duvarlara vura vura kendime sorduğum soru buydu. Sadece senin için değil, herkes için sordum. Görüyorsun değil mi, değişmedim ben. Gerçi bana biçilen kıymetteki gözle görülür ve ani artış nedeniyle bu konuda sürekli şüphelerimi gidermem gerekiyor ama değişmedim. Aynı kemiklerin üzerinde aynı ten, ellerimde aynı, ayaklarımda aynı on parmak. Aynı adamım. Ne yeni bir erdem sahibi oldum ne de yeni bir gücüm var. Beynim, eski beyin. Edebiyatta veya felsefede yeni bir fikir ortaya atmadım. Kimse beni istemezken hangi kıymete sahipsem şimdi de öyleyim. Şu anda kafamı en çok kurcalayan şey, beni neden istedikleri. Beni kendim olduğum için istiyor olamazlar çünkü hâlâ eskiden istemedikleri kişiyim. Demek ki beni başka bir şey için, benim dışımda bir şey için, ben olmayan bir şey için istiyorlar! Sana bu şeyin ne olduğunu söyleyeyim mi? Gördüğüm kabuldür bu. Halbuki o kabul ben değilim. İnsanların kafalarındaki bir şey o. Bir de kazandığım ve kazanacağım paralar için istiyorlar. Halbuki o para da ben değilim. Para bankada duran, herkesin cebinde olan bir şey. Sen de mi bunun için, kabul ve para için mi istiyorsun beni?"
Sayfa 457 - Martin EdenKitabı okudu
"Kendim için bilen biri diyemem. Araştıran biri oldum hep ve hâlâ da öyleyim, ama artık yıldızlarda ve kitaplarda aradığım yok, damarlarımda çağıldayarak akan kanın verdiği dersleri dinlemeye başladım."
Sayfa 14 - Can Yayınları, 11. Baskı, Çeviri: Kâmuran ŞipalKitabı okuyor
Boşversene! Herkes gibi olmayana deli diyorlar
Doğru! - sinirliyidim - çok, pek sok, korkunç derecede sinirliydim, hâlâ da öyleyim; ama deli olduğumu nereden çıkarıyorsunuz?
Sayfa 69
Reklam
"Görüyorsun değil mi, değişmedim ben. Gerçi bana biçilen kıymetteki gözle görülür ve ani artış nedeniyle bu konuda sürekli şüphelerimi gidermem gerekiyor ama değişmedim. Aynı kemiklerin üzerinde aynı ten, ellerim de aynı, ayaklarm da aynı on parmak. Aynı adamım. Ne yeni bir erdem sahibi oldum ne de yeni bir gücüm var. Beynim, eski beyin. Edebiyatta veya felsefede yeni bir fikir ortaya atmadım. Kimse beni istemezken hangi kıymete sahipsem şimdi de öyleyim. Şu anda kafamı en çok kurcalayan şey, beni neden istedikleri. Beni kendim olduğum için istiyor olamazlar çünkü hâla eskiden istemedikleri kişiyim. Demek ki beni başka bir şey için, benim dışımda bir şey için, ben olmayan bir sey için istiyorlar!"
Sayfa 457
...sevdiklerimi bağışlamayı hiç bilmedim ben, ruhuma uğursuz bir dövme gibi dövülmüş gençliğin bencil kibri bağışlamama hiç izin vermedi, hiç affetmedim, hep bağışlamak zorunda kalmayacağım birini aradım, kendim hep bağışlanmayı bekleyerek, bağışlanmak için yalvararak. Bencildim, hâlâ öyleyim. Vahşiydim, hâlâ öyleyim.
Altmış yıl önce, Arjantinli yazar Roberto Arlt siyasi kariyer yapmak isteyenlere şunları tavsiye ediyordu: Açıkça ilan edin: "Çaldım, daha çok çalma arzusundayım. Arjantin topraklarını son karışına kadar mahvedeceğinize söz verin, Kongre'yi satacağınıza ve Adalet Sarayı'na bir manastır kuracağınıza. Konuşmalarınızda şöyle devin: "Çalmak kolay değildir, baylar. Sinik olmak gerekir ve ben öyleyim. Hain olmak gerekir ve ben öyleyim." Arlt'a göre başarının kesin formülü buydu, çünkü bütün utanmazlar dürüstlükten bahsediyordu ve insanlar yalanlardan bıkmıştı. Brezilyalı politikacı Adhemar de Barros, ülkenin en zengin eyaleti Sao Paulo'nun seçmenlerinin sevgisini "Rouba mas faz" sloganıyla kazandı. Çalıyor, ama iş de bitiriyor. Tam tersine Arjantin'de, adaylar Arlt'ın tavsiyesine hiçbir zaman rağbet etmedi ve bugün hala çalacağını ilan etme ya da yüksek sesle çaldığını kabul etme cesaretini gösterecek bir politikacıyla karşılaşmak imkansız. "Kendim için çaldım, kendime iyi bir hayat sunmak için çaldım," diye itirafta bulunacak tek bir talancı yoktur. Eğer bilinci yerindeyse ve vicdanı varsa, hırsız en iyi ihtimalle şöyle söyleyecektir: "Partim için yaptım, halkım için, vatanım için." Bazı politikacıların vatanı evlerine götürmelerinin nedeni vatana duydukları bu büyük aşktır.
Sayfa 136
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.