halime
@halimetekelii
mentally living in stars hollow
coğrafya öğretmeni
sakarya üniversitesi 2022
sakarya
1999
19 reader point
Joined on December 2020
Okuma Hedefleri
Sabitlenmiş gönderi
“…çilekten ve çilek düşkünlerinden nefret ederim.”
Sayfa 91 - Gogol’ün Ölü Canlar’ında Nozdrev “çilek” sözcüğünü aşk oyunu anlamında kullanır. (Ç.N.)Kitabı okudu
240 syf.
·
Not rated
·
Liked
Reader Follow Recommendations
“Aramızda hiçbir hissin kalmayacağı bir vaktin geleceğini kim bilebilirdi ki? İkimizde buradaydık, aramızda bir metre ancak vardı, ama sanki hiç tanışmamış gibi iki yabancıydık.”
Sayfa 214Kitabı okudu
“İnsanın geçmişte bir zamanı düşündüğünde yalnızca güzel yanları hatırladığı bir gerçek. Savaş varken bile. Ancak, o zaman insanların bizim şu an sahip olmadığımız bir şeye sahip oldukları da bir gerçek.
Peki o ne mi? Geleceği korkulacak bir şey olarak düşünmemek.”
Sayfa 109Kitabı okudu
“Ne düşünüyor olursan ol her zaman aynı anda aynı şeyi düşünen bir milyon insan var. Ben de böyle hissediyordum işte. Hepimiz yanan bir gemideyiz ve benden başka bilen kimse yok gibi görünüyor.”
Sayfa 27Kitabı okudu
“Dışarıdan bakınca şişman olabilirim ama içimde zayıf biriyim. Her taş bloğun içinde bir heykel olduğunu söylemeleri gibi her şişman adamında içinde zayıf bir adam olabileceği aklınıza geldi mi hiç?”
Sayfa 22Kitabı okudu
“bedeni, ruhu ve kalbi soğuktu.”
Sayfa 40Kitabı okudu
“Ah bağrımdaki taşı, omzumdaki yükü atabilseydim, unutabilseydim geçmişi.!”
“Kendimi anlatacak olursam, yazgımın bana karşı çok acımasız olduğunu söylemem gerekiyor.”
Sayfa 33Kitabı okudu
“Canım öyle konuşmak istiyor ki. Ama kiminle konuşacaksın… Kimsem yok”
Sayfa 32Kitabı okudu
“Onun yüreğini yakan derdi hiç kimse bilmeyecekti.”
Sayfa 91Kitabı okudu
"Alışır, alışırsın. Bu dünyada başka
türlü yaşamanın bir çaresi yok.."
Sayfa 74Kitabı okudu
“Gülbahar Ahmedi çok eskilerden tanır gibiydi. Sanki birlikte doğmuşlar, birlikte büyümüşlerdi. Öylesine aşinalık duyuyordu ona… Belki düğünlerde, derneklerde, yaylada avda… Belki belki, kim bilir. Düşlerinde görmüştü belki de… Öylesine bildik, öylesine yakın.”
Ağrıdağı Efsanesi