" İnsanı azar azar öldüren açlıklar vardır. Görülme ve işitilme açlığı. Kendini ifade etme ve bağ kurma açlığı. Hissedilme ve anlaşılma açlığı. Anlam açlığı. Güzelliğe duyulan açlık. Ruhun da beslenmeye ihtiyacı var. "
"Bazen kendini bir kenara itilmiş, hiçbir yere yakışmayan, her yerde eğreti duran bir eşya gibi hissedersin. Ne o köşede yerin vardır ne de bu köşede, ne orası sana aittir ne de burası. Yersiz, yurtsuz ve hep gurbet içindesin."
Ramazan bittiği için mi yoksa sevdiklerim için buruk geçecek bayram yaklaştığı için mi bilmiyorum içime ağır bir hüzün çöktü. durup durup gözlerim doluyor...
2023 benim için bu şarkıyla başladı ve bu şarkıyla devam ediyor.
"ayaklarının ucuna basarak yürüyor ömrüm / gel otur güzel yaşım yirmi/ gel buluta bakalım.."
youtu.be/3E9ImH1SBrs
küçükken arkası yarın radyo tiyatroları vardı, ablamlarla beraber heyecanla beklerdik bölümlerini, aradan uzun zaman geçti pandemi döneminde tekrar dinlemeye başladık tıpkı eski günlerdeki gibi.o zamandan beri uzun yolculuklarda, hobilerimle uğraşırken müzik dinlemektense radyo tiyatrosu dinlemeyi daha çok sevdiğimi farkettim. arşiv niyetine buraya da bırakayım en sevdiklerimden.
son bir haftadır o kadar çok kavuşmalar ardından vedalar yaşadım ki zaten yorgun olan kalbim acıyor sanırım.. her gittiğim şehirde bir parçam kalmış gibi...