128 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Dikkat spoiler içerir! Ayfer Tunç'la tanışma kitabımla karşınızdayım. İçinizi yakacak iki yaşam... Bu iki yaşamın geçip giden günlerden birinde karşılaşması ve hayatın gerçekleriyle çarpışarak sonlanması.. "Yazarlığımdaki ilerlemeye mi işaret ediyor emin değilim, ama “Suzan Defter” romanlarım dâhil tüm yazdıklarımın içinde en sevdiğim
Suzan Defter
Suzan DefterAyfer Tunç · Can Yayınları · 202213.1k okunma
Hangi Hayat Yaşanmaya Değer?
Üç yaşında “ayıp” kelimesini duyunca hayadan yüzü kızaran kız çocukları da bu ümmetin evlerinde büyümüştü. Hatırlayın! Büyük ablalarınız her gece babalarınızı kapıda karşılar, hal-hatır ederdi. Yaşı otuzun üzerinde olanlar okula annelerinin yamadığı pantolonla giderdi. Ailede para yoktu fakat kanaat ve huzur vardı. Kadını “özgürlük” gibi tahrik edici kelimelerle evden aldılar, büyük bir ihanetle onu soyup, koyun gibi kasap vitrine astılar. Şimdi saçının bir telini bile göstermekten haya eden kızlar yerinde pastanelerde erkeklerle yan yana oturanlar var. Tesettürlü oldu- ğunu zanneden çıplakların sayısı ise her geçen gün artmakta. Allah Rasulü’nün konuşulduğu evlerde aile önem kazanmış; küçük şefkat, büyük ise saygı görmüştü. O’ndan uzaklaştıkça da dünya hırsı, şehvet ve şöhret marazı büyüdü, bugün insanlığı yutacak hale geldi. Babaannenin duasını almak için aralarında tatlı münakaşa yapan çocuklar mı, feribotta erkekle sarmaş dolaş halde ninesine, “Dön yerine ihtiyar!” diyen üniversiteli kız mı? hangisinin hayatı yaşanmaya değer? Resmi kabul merasimlerinde, tesettür olduğunu zannettiği kıyafetlerle eşinin yanında dikilip, erkeklerle tokalaşan ve bunu da büyük bir kazanım olarak gören kadın; bu haliyle mi daha huzurlu, yoksa bir erkekle karşılaştığında “haya”dan yüzünün kızardığı günlerde mi daha huzurluydu?
Reklam
152 syf.
6/10 puan verdi
·
Read in 4 days
DELİLİĞE ÖVGÜ “Hayatın her alanına kendine ait eğlence bahsederken edebi bir çalışmaya eğlence hakkı tanımıyor olmak adaletsizlik değil de nedir?” Böyle der Erasmus eserini dostu Thomas Morus’a ithaf ederken ve ekler “Budalalığa övgüler yağdırdım ama tamamen budalaca da değil.Eserini kaleme alma öyküsünü ise şöyle açıklar Erasmus:”İlle de
Deliliğe Övgü
Deliliğe ÖvgüDesiderius Erasmus · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202311.7k okunma
Yusuf Kaplan Hayatta en hakîkî mürşit, "ezberlerdir"; ruhumuzu yok eden ç/ağdaş hurafeler! Hakikati hem eğip bükmeden hem de insanları ürkütmeden söylemek o kadar zor ki! Nerede? Nerede olduğunu bile bilemeyen, hangi derelerde debelendiğini idrak edemeyen; çöle, yangın yerine dönen ama hiç bir şey olmamış, olmuyormuş gibi umursamadan
"İSLÂM'IN KIZI ve POSTMODERN ÖRTÜNME..."
- Kadınların büyük acılar çekmesinin baş müsebbibi erkeklerdir. Allah’a ve Rasûlü’ne düşman olanların uydurduğu “çağdaş hayat” yalanı içinde kadının, kadınlığını istismar etmek için kaç milyon cümle kuruldu. Bu uğurda kaç senaryo yazıldı, kaç tiyatro sahneye taşındı. Namus yobazları ekranda, billboardlarda, podyumda teşhir edilen kadınlar
YOKSA MARX HAKLI MIYDI
Marx 19. Yüzyılda geliştirdiği ekonomik ve politik teorileri ile günümüzde halen milyonlarda taraftarı bulunan araştırmacı ekonomik sistemin Adını bile kendisi bellemiş bir Bilge kişidir . Global bir köy haline gelen dünyada Yaşanan her ağır ekonomik krizde ortaya atılan ilk soru uzun zamandır yoksa Marx haklı mıydı sorusu oluyor. Ekim 2013'te
62 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.