Kahramanın varoluşsal sancıları.
Herkesin (okumasa bile) aklına ilk gelen, ama okumaktan bir o kadar çekinilen efsanevi kitabı sonunda bitirdim. Kitabı hakkını vererek okumaya çalışınca harcadığım süre de uzadı doğal olarak. Bu yüzden direkt konuya giriyorum, konuşacak çok şey var bu kitap hakkında.
Başta meşhur karakterimiz Raskolnikov,
Heyyy gidi Zübük efendi....Ne Zübükler görüp geçirdi bu memleket....
Kimseye kalmadığı gibi Zübüklere de kalmadı tabi ama bir sonra ki koltuğa içimizden hangi Zübük oturur diye bir bilinmezin eşiğinde yaşıyoruz işte....Kimler geldi kimler geçti diyoruz....
Anadolu'nun insanını anlatan bir kitap ,bizi bize anlatan,bizi bize sorgulatan bir eser....Birilerini başımıza baş diye seçmis,sonra da o başı koparmak için binbir dalavere çevirmiş bir insanlık öyküsü.... O günden bu güne tek değişen şey toplum olarak biz çürümeye başlamışız Zübüklerin elinde ....
Bizim hepimizin içinde zübüklük olmasa,bizler de birer zübük olmasak,aramızdan böyle zübükler buyuyemezdi.Oysa zübüklük bizde,bizim içimizde.
Köylüler sindirmis Zübük efendiyi ne güzel söylüyorlar
Nööriyon heyri diye hal hatir sorulduğunda
"Nööreyek bey,dövünekte diziden mi olak,ağlayak da gözden mi olak....
Eski eserler ne güzel de yoğrulmuş #yesilcam ile hani günümüzde boyle edebiyatla sanatı birbirine yoğuran bir zihniyet yok artık.....Hem okudum hem tekrardan izledim...
#okudumbitti
#kitapyorumu
#aziznesin
@nesinyayinevi
"Cehennem" kaçınılmaz olduğunda ölüm korkusu dehşetengiz olmalı yavrum. Kendi elleriyle çizdikleri tebeşir dairesine hapsolup daha da çıkamayan biçare masal yaratıklarına benzetiyorum Katolikleri. God'ları rahman ve rahîm değil hayır; onca kulunun arasından dikkatini çekip cennetine aday olabilmek yılbaşı ikramiyesine bel
Seri Sonu (Sellout) Beatty’ye hak ettiği başarıyı sağladı. Çok sayıda saygın edebiyat ödülünün yanı sıra 2016 Man Booker Ödülü’ne de layık görülen romanıyla Beatty, bu ödülü kazanan ilk Amerikalı yazar oldu.
Paul Beatty’nin “The Sellout” (Seri Sonu) romanı, yazarın keskin zekâsını ve cesur mizahını sergileyen çarpıcı bir eser” şeklinde bizlere
Ta’lîmiyye Mezhebi ve Zararları
[Ta’lîmiyye mezhebi, gulat-ı Şi’a’dan İsmâ’îliyye fırkasının bir koludur.]
Felsefe bilgilerini öğrenip, sakat taraflarını ortaya koyarak, tenkidini yaptıktan sonra, anladım ki, bu ilim de maksadı layıkıyla hâsıl edemez. Akıl da tek başına istenen her şeyi açıklamaya kâfi olmayıp, meselelerin üzerinden perdeyi