Ahmet amca, yürüyüş, gazete :)
Bu sabah gene yürüyüş yaparken Ahmet amcayla karşılaştık, aslında sadece karşılaşınca kafa selamı verip merhabalaşıyoruz, ha bir de hangimiz daha önce gazete aldıysa okuduktan sonra mavi banka bırakıyor, o gidince de diğeri alıp okumaya devam ediyor.
Umarım ben de teyze"lik yaşlara geldiğim zaman benimle gazetesini paylaşan gençlerle yürüyüş arkadaşı oluruz :)
"Konuşacak neyimiz kalmış?
Biz çoktan bitmişiz
Hep aynı sondan gün alıp sanki
Ayrılmaya yemin etmişiz
Hangimiz bir parçasını bırakıp gidecek?
Diğeri uyurken
Peki ya hangimizin son sözü olacak?
Diğerinin adı yapayalnız ölürken... "
"Konuşacak neyimiz kalmış?
Biz çoktan bitmişiz
Hep aynı sondan gün alıp sanki
Ayrılmaya yemin etmişiz
Hangimiz bir parçasını bırakıp gidecek? Diğeri uyurken
Peki ya hangimizin son sözü olacak? Diğerinin adı yapayalnız ölürken..."
Hangimiz sevmedik çılgınlar gibi?
Hangimiz düşmedik qara sevdaya?
"Konuşacak neyimiz kalmış?
Biz çoktan bitmişiz
Hep aynı sondan gün alıp sanki
Ayrılmaya yemin etmişiz
Hangimiz bir parçasını bırakıp gidecek?
Diğeri uyurken
Peki ya hangimizin son sözü olacak?
Diğerinin adı yapayalnız ölürken... "
Laburnum
Laburnum çiçekleri gökyüzüne, bir rüzgârla saçılmış;
Diğerlerinin yaşamına giden yola gebe.
"Hangimiz, kim tutunur bilinmez.
Lakin, verdiğimiz bu savaş, tümümüz göçse bile hayattan, çabaya değer..."
Titriyor, tutunduğu toprakta...
Titriyor, tutunulan toprak...
Herkes, korku içinde; hayat bu...
Toprakta hayat, hayatta toprak; verilen...
Laburnum çiçeklerinin savruluşunda ansızın.
❝Şimdi ayrılma zamanı geldi, ben ölüme ve siz yaşamlarınıza.
Hangimiz için daha iyi olduğunu ancak Tanrı bilir.❞
# 
Sokrates