Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tam adıyla
-"Burada neye dokunuyorum biliyor musun?" +"Evet hanımefendi." -"Nereye dokunuyorum.?" +"Kalbinize." -"Kırık kalbime..."
Sayfa 70 - Can YayınlarıKitabı okudu
"Hayır hanımefendi, henüz delirmiş değilim! Delireceğime şüphe yok ama henüz delirmiş değilim."
Reklam
“-Peki siz kimi oluyorsunuz? +Unuttuğuyum hanımefendi...”
Sayfa 122Kitabı okudu
Aynı ülkede yaşadıklarına nasıl inanılır?
“Doğuda açlık varmış” —Biraz havyar alır mısınız? “Hayvanlar ölüyormuş yemsizlikten” —Istakozu beğendiniz mi? “Yakmak için tezek bulamayan” —Hanımefendi, ne kadar güzelsiniz “Açlık ve cehalet bütün hızıyla” —Garson! Bir viski daha “Yoksulluktan çocuğunu terk eden bir anne” —Monşer, ne demiş şair? “Güzel sev, iç bade” “Emekli, dul ve yetim aylıkları” —On bin lira banko “Açıkta kalan öğrencilerin” —Bu dansı bana lütfeder misiniz? “Ekonomik krizin sebepleri” —Restinizi görüyorum “Bir imam, 10 yaşında bir kız çocuğunun” —Ayol, yapma görecekler “Bir an önce kalkınmak için” —Çin! Çin “Hükümetten beklediği ulusun” —Yeni yılınız kutlu olsun!
Konuşmak her şeyi yanlış anlamanın, her şeyi bir sığlık ve boşluk içine sürüklemenin kesin yoludur. - Çünkü beni anlamak istemiyorsunuz, kendinizi de ayrıca. İstediğiniz tek şey, size yöneltildiğini hissettiğiniz uyarıdan yakanızı kurtarmak. Gereken etiketi bulup beni bir yere yerleştirmek, böylece hem uyarının, hem benim yüzüme kapıları kapamak. Suçlu ve akıl hastası gibi sözlerle yapmayı deniyorsunuz bunu, durumumu ve ismimi öğrenmeye kalkıyorsunuz. Ne var ki, bütün bunlar insanı anlamaktan uzaklaştıran bir kandırmacadır; çünkü hepsi, sevgili hanımefendi, kötü biçimde anlamanın yerine konulan bir şeydir, anlama isteğinden, anlama gereğinden bir kaçıştır daha çok.
çevresindekileri kurgusal karakterler olarak görüyor, haklarında şiirsel yargılarda bulunuyordu. Ama ne yazık ki ona öğretilenler kendi kendine öğrendiklerini büyük ölçüde hasara uğrattı. Üzerine bir hanımefendi cilası çekip onu bir kast toplumunun kurbanı haline getirdi..
Reklam
"Bir nebat gibi hafif varlıklarını neredeyse hissetmediğiniz iki yaşlı İngiliz hanımefendi vardı."
Aman açık arıyorsun derler :)
O, bir hanımefendidir. Çocuk hanımefendi. Her türlü bilgiye açık. Soran, gören, sorgulayan, izleyen-gözleriyle.
Onlar ona tepeden bakıyorlardı, o da onların içini görüyordu. Bu sayede kendi çevresindeki herkesten daha çok roman ve şiir (yalnızların o iki tapınağı) okumuştu. Bunlar deneyimin yerine geçti. Farkında olmadan insanları kendi deneyimiyle kazandığı ölçütler yerine, Walter Scott ve Jane Austen'ın ölçütleriyle yargılıyordu; çevresindekileri kurgusal karakterler olarak görüyor, haklarında şiirsel yargılarda bulunuyordu. Ama ne yazık ki ona öğretilenler kendi kendine öğrendiklerini büyük ölçüde hasara uğrattı. Üzerine bir hanımefendi cilası çekip onu bir kast toplumunun kurbanı haline getirdi.
Sayfa 63 - Ayrıntı Yayınları
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.