Bu ayki kitap kulübümüzün kitabı Bernhard Schlink 'in OKUYUCU kitabıydı. Kitabı okumaya başladığımda birinci kısmın bitimine kadar ne okuyorum ben deyip, devam edip etmeme konusunda bir hayli tereddüt yaşadım. Ikinci kısımdan itibaren kitabın seyri değişti, keyifle okudum.
Ikinci Dünya Savaşı hemen sonrasında lise ögrencisi Michael Berg ile otuzlu yaşlarının sonundaki Hanna arasındaki aşk hikayesi, Hanna'nın ortadan kaybolması ile kesintiye uğramışken, kahramanlarımızın yıllar sonra bir mahkeme salonunda tekrar karşılaşması ile bambaşka bir boyuta evriliyor. Benim için kitap bundan sonra başladı diyebilirim. Ikinci Dunya Savaşı ve Faşizmin karanlık yüzü, toplama kampları ve katliamlar, insan hayatına duyulan kayıtsızlık, savasın insanlarda sebep olduğu hissizlik, duyarsızlık ve ruhsal çöküntüler tüm çıplaklığı ile gözler önüne seriliyor.Savaş sonrası Alman gençliğinin katliam gerçeği, geçmişi ve kendinden önceki nesille yüzleşme ve hesaplaşma süreci çok gerçekçi bir şekilde işlenmiş kitapta.Savaşın acımasızlıgının ve sebep olduğu sosyal ve psikolojik yıkımların, gençlikte yaşanan sağlıksız ilişkilerin bireyin hayatını nasıl şekıllendirdigi ile ilgili çarpıcı tedpit ve tahlillerle kısa ama unutulmaz bir kitaptı.
Okuyun ve okutun.