Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Maria Puder
Sonlara doğru, sahifenin alt tarafında, tablonun numara­sının hizasında şu üç kelimeyi okudum: Maria Puder, Selbstporträt. Başka hiç bir şey yoktu. Ressamın sergide yalnız tek bir eseri, kendi portresi bulunduğu anlaşılıyordu. Bu harikulade resmi yapan kadının başka tablolarının üzerinde bu kadar büyük bir tesir yapamayacağını hatta belki de ilk hayranlığımı azaltacağından korkuyordum."
Sayfa 52 - YKYKitabı okudu
Hayatta hiçbir zaman kafamızdaki kadar harikulade şeyler olmayacağını henüz idrak etmemiştim..
Reklam
"Hayatta hiçbir zaman kafamızdaki kadar harikulade şeyler olmayacağını henüz idrak etmemiştim."
Hayatta hiçbir zaman kafamızdaki kadar harikulade şeyler olmayacağını henüz idrak etmemiştim.
Hayatım bir cümle olsaydı işte bu cümle olurdu.
Hayatta hiçbir zaman kafamızdaki kadar harikulade şeyler olmayacağını henüz idrak etmemiştim.
Günlerim harikulade bir özgürlükle geçti Huzur dolu minik kuşlar kaygısızca, Daldan dala uçup mutluluğu seçti Onlar da benim gibi kutsanmıştı Onlar da benim gibi kutsanmıştı Sor akıp den suya Düşmüş mü tek bir damla gözyaşım Sor soluk alıp veren boralara İç geçirip üflemiş miyim onlara doğru bir nefes Üflemiş miyim onlara doğru bir nefes.
Reklam
Harikulade bir düşteymişim gibi oturdum, bir özgüven yumağının içinde: dünya çok büyüktü, hakkından gelebileceğim şeylerle doluydu.
Sayfa 119Kitabı okudu
Her şeye, herkese sadece katlanıyorum. Sokağa adımımı atar atmaz, kendimi bir yığın muvazaanın, gafletin esiri görüyordum ve bulunduğum yerden, yaptığım işten gayri her yer, bana erişilmez şekilde güzel ve harikulâde görünüyordu.
"Hayatta hiçbir zaman kafamızdaki harikulade şeyler olamayacağını henüz idrak etmemiştim."
Sayfa 51 - anonim yayıncılık
"Birtakım romanlarda, şahıslar vakayı canlandırmak için yaratılmışlardır. Onlar hâdiselerin oyuncağıdırlar, ancak onların hatırı için ve onlar sayesinde yaşarlar. O zaman şahıslar vakaların birbirini takibetmesiyle garip bir şekilde bozulup dağılırlar. Ne derece harikulâde işler görür, ne kadar çok sayıda hâdiselere karışırlarsa bize o derece zayıf ve küçük görünürler. Böylece, macera romanı kahramanlarının tamamiyle hatırımızdan çıktıkları olur. Bir vakanın çelimsiz esirleri olan bu kahramanlar 'son' kelimesiyle birlikte ölürler."
Sayfa 64 - Çeviren: Yaşar Nabi Nayır, İstanbul: Varlık Yayınevi.Kitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.