Sonlara doğru, sahifenin alt tarafında, tablonun numarasının hizasında şu üç kelimeyi okudum: Maria Puder, Selbstporträt. Başka hiç bir şey yoktu. Ressamın sergide yalnız tek bir eseri, kendi portresi bulunduğu anlaşılıyordu.
Bu harikulade resmi yapan kadının başka tablolarının üzerinde bu kadar büyük bir tesir yapamayacağını hatta belki de ilk hayranlığımı azaltacağından korkuyordum."