Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

M. Hasan Arşit

M. Hasan Arşit
@hasanarsit
Sıkı Okur
Dünyayla kurulan bağ, soylu bir bağ da olabilir, önemsiz, değersiz bir bağ da; ne var ki, en değersiz bir kalıba bağlı olmak bile, yalnız olmaya kat kat yeğlenir. Din ve ulusalcılık, ya da ne kadar saçma ve aşağılayıcı olursa olsun herhangi bir gelenek, bireyle başkaları arasında bağ kuruyorsa, insanın en çok korktuğu şeyden, soyutlanmaktan kaçıp dört elle sarılacağı sığınaklardır
Reklam
İnsanoğlunun en güzel ve aynı zamanda en çirkin eğilimleri değişmez ve biyolojik olarak var olan insan doğasının bir parçası değildir, bunlar, insanoğlunu yaratan toplumsal sürecin sonuçlarıdır. Başka deyişle, toplumun yalnızca bir engelleyici, bastırıcı işlevi (gerçi bu da vardır ama) değil, aynı zamanda bir yaratıcı işlevi de vardır. İnsanın doğası, tutkuları ve kaygıları kültürel bir üründür; hatta, insanoğlunun, yazılı şekline tarih dediğimiz sürekli çabalarının en büyük başarısı ve en önemli yaratısı, bizzat insandır
“Acaba, doğuştan gelen bir özgürlük isteğinden başka, güdüsel bir boyun eğme isteği de olamaz mi? Eğer bu istek yoksa, bugün birçok kişinin gösterdiği, "lidere hayranlık" olgusunu nasıl açıklayacağız?”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
M. Hasan Arşit

M. Hasan Arşit

, bir kitabı okumaya başladı
Özgürlükten Kaçış
Özgürlükten KaçışErich Fromm
8.7/10 · 1.564 okunma
136 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
64 günde okudu
Toplum Sözleşmesi
Toplum SözleşmesiJean-Jacques Rousseau
8/10 · 14bin okunma
Reklam
Bir tanrılar ulusu olsaydı, demokrasi ile yönetilirdi. Böylesi olgun bir yönetim insanların harcı değil.
Eşitliğe gelince, bu sözcükten güç ve zenginlik derecelerinin herkes için kesinlikle aynı olması değil, bu gücün hiçbir zorbalığa kaçmaması ve ancak mevki ve yasalar gerektirdikçe kullanılması, varlık bakımından da hiçbir yurttaşın ne başkasını satın alacak kadar zengin, ne de kendini satmak zorunda kalacak kadar yoksul olmaması gerektiği anlaşılmalıdır.
Yasama işini güçleştiren, kurulması gerekenden çok, yıkılması gereken şeydir.
İyi yönetilen bir devlette cezalar azdır. Bunun nedeni bağışlamaların çokluğu değil, suçluların azlığıdır
İnsan her zaman kendi iyiliğini ister ama, bunun ne olduğunu her zaman kestiremez… Herkesin istemi ile genel istem arasında çoğu zaman hayli ayrılık vardır. Genel istem yalnız ortak yararı göz önünde tutar, öbürü ise özel çıkarları gözetir ve özel istemlerin toplamından başka bir şey değildir.
Reklam
Bir istemin genel olması için, her zaman oybirlikli olması gerekmez, yalnız bütün oyların hesaba katılmış olması gerekir; herhangi bir oyun dışta bırakılması genelliği bozar.
“Salt isteklerin itisine uymak kölelik, kendimiz için koyduğumuz yasalara boyun eğmekse özgürlüktür.”
Doğal yaşama halinden toplum düzenine geçiş, insanda çok önemli bir değişiklik yapar: Davranışındaki içgüdünün yerine adaleti koyar…
Üyeleri ona, edilgin olduğu zaman devlet (état), etkin olduğu zaman egemen varlık (souverain), öbür devletler karşısında da egemenlik (puissance) diyorlar. Ortaklara gelince, onlar bir birlik olarak halk, egemen gücün birer üyesi olarak teker teker yurttaş, devletin yasalarına boyun eğen kişiler olarak da uyruk adını alırlar
Her türlü güç Tanrı'dan gelir, kabul. Ama bütün hastalıklar da ondan gelir. Böyledir diye, hekim çağırmak yasak mı olmalı?
350 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.