Size sözel saldırı ya da eleştiri yapıldığında korkmayın. Yalnızca ahlaki olarak zayıf kişiler, böyle durumlarda kendilerini savunma ve ötekileri anlatma çabası içine girerler. Bırakın, sizin için edimlerinizin kalitesi konuşsun. Biz, başkalarının bizim hakkında hakkımızda oluşturdukları izlenimleri kontrol edemez ve böyle bir kontrol çabası içine girmemiz bizim karakterimizin değerini düşürür. Eğer birisi size belirli bir kişinin sizinle ilgili eleştirel bir şekilde konuştuğunu söylerse, sıkıntılı bir tavırla mazeretler ileri sürüp kendinizi savunmayın. Yalnızca gülümseyin ve şunları söyleyin: “Sanırım bu kişi benim başka hatalarım da olduğunu bilmiyor. Bilseydi yalnız bu kadarından bahsetmezdi.”.
Başarılı bir ilişki iki kişiden oluşur, ancak mükemmel insan efsanesi sadece karşı tarafa odaklanır. Ya ben, ya benim payıma düşenler, hatalarım? İşte bunu gözden kaçırıyoruz. Ben ideal ilişkiyi İkea'dan aldığın montajı yapılmamış eşyalara benzetiyorum. Ana maddeyi biliyorsun az çok, kabaca sana uyup uymadığını. Ama o haliyle eve getirdiğin zaman kutudan çıktığı haliyle, asıl işlevini yerine getirmesini beklemek çok zor. Emek istiyor, sabır istiyor. Açacaksın, bazen yanlış montaj yapacaksın, yorulacaksın ama vazgeçmediğin zaman karşına işlevsel bir şey çıkıyor.
Zorluklar insan karşısına her an çıkar. Zorluklar karşısında hata da yapılabilir. Benim hatalarım biraz fazla sanırım. Önemli olan bu hata benim hatam diye kabullenebilmektir.
Utanmayı bir kenara bırakıp gerçeği itiraf ettiğim bugün bile kendi hayatımı değil,başkalarının hayatını yaşıyorum.Fason hayat.Bir gece düşüncelere dalmış boğuşurken aklıma geldi bu laf;o gün bugündür böyle tanımlıyorum,sipariş üzerine yaşanmış,ısmarlama,düşük maliyetli,fason hayat.Doğum günümde sadece bunun hayal kırıklığını hissettim.Uzunca bir vakit kayıtsız kalmaya çalıştığım hatalarım için şimdi pişmanlık,hüzün ve keder duyuyorum.Her şeyin başka türlü olmasını arzu ederdim,olmadı.Artık kim olduğumu,kimin için yaşadığımı doğru dürüst düşünemiyorum bile.