Sevgili karıcığım,
Sen gittin ben hastalandım. Nezle oldum birdenbire. Yatağa girdim. Canım sıkıldı. Seni aradım. Yoksun. Sana ulaşmak için bunları yazıyorum.
Ağırbaşlı, mükemmel şapkanla gözümün önündesin. Her gelişinde biraz daha güzelleşiyorsun. Çok güzelsin, çok akıllısın, çok iyisin, karıcığım.
Hatçem
her gecem
senin
her gecem.
Hatçem
su ol, içem,
Hatçe
her gece.
Kızım anam karım kardeşim, sen,
başında güneşler esen
altın gözlü çocuk
altın gözlü çocuğum benim.
Karım benim
iyi yürekli, altın renkli
gözleri baldan tatlı arım benim.
Yüz yıl sonra,sevgilim...
-Hayır,her şeye rağmen daha evvel.
Ve ölen ve doğan ve son günlenleri güzel gülecek olan yirminci asır (benim şafak çığlıklarıyla sabaha eren müthiş gecem),senin gözlerin gibi,Hatçem, güneşli olacaktır…
Umut yüreğinde. Var mı? Vardı. Biliyor, tüm gücüyle inanıyor, sarılıyordu ona. Nâzım'ı dizeleri geçiyordu içinde. "Fevkalâde memnunum dünyaya geldiğime... güneşli olacak Hatçem!"
Sayfa 367 - Ayrıntı Yayınları / Birinci BasımKitabı okudu
-Yüz yıl sonra, sevgilim...
-Hayır, her şeye rağmen daha evvel.
Ve ölen ve doğan
ve son gülenleri güzel gülecek olan yirminci asır
(benim şafak çığlıklarıyla sabaha eren müthiş gecem),
senin gözlerin gibi, Hatçem,
güneşli olacaktır...