Bir akşamüstü
oturup
hapisane kapısında
rubailer okuduk Gazalî'den :
"Gece :
büyük lâciverdî bahçe.
Altın pırıltılarla devranı rakkaselerin.
Ve tahta kutularda upuzun yatan ölüler.
Samimi bir insan olmak
En nadir yetenek oldu artık
Pılımı pırtımı topla evlat
Burda okeye bırak dördüncüyü
Istaka getirecek insan kalmamış
Şu bebelere bak
Ekrana "Seni Seviyorum" yazınca
Sevdik zannediyorlar.
Bir akşamüstü
oturup
hapisane kapısında
rubailer okuduk Gazalî'den:
'Gece:
büyük lâciverdî bahçe.
Altın pırıltılarla devranı rakkaselerin.
Ve tahta kutularda upuzun yatan ölüler.