CENNET VE İNSAN Yüce Allah buyuruyor: Rabbinizin bağışlamasına ve takvâ sahipleri (günahlardan korunanlar) için hazırlanmış, genişliği gökler ve yer kadar olan cennete koşuşun. (Âl-i İmrân, 133) Bedensel ve duygusal açıdan okyanusların buz gibi soğuk sularındaki yaşam koşullarına göre yaratılan balinalara, göller dar ve sıkıcı geldiği gibi,
Adem ile Havva..
herkes arayandır lakin aŞk ile arayan azdır.. bir kere aŞkta aŞkla uyandığında ne yere sığabilirsin nede göğe sadece bir gönüle.. Erkek, bir şeyin tıpkı kendisini sevmesi gibi, kadına sevgi duydu kadında tıpkı bir şeyin vatanına özlem duyması gibi erkeğe sevgi O ancak onun eksik parçasıydı Adem’in Havva’ya özlemi bütünün parçaya özlemiydi Havva’nın Adem’e özlemi sıla hasreti.. Adem Havva’nın adına arzu dedi Havva Adem’in adına emin Birlikte Bir oldular Bir’i buldular, zaten tüm ikilik Bir’i bulsunlar diyeydi. Buluşunca yitirdikleri cennetten bir parça buldular. Bir olunca da cenneti buldular. Ne varsa Bir’deydi, her şey o Bir’in içindeydi, yola birlikte koyuldular.. Biri diğerine aynaydı. Yitik cennete hep o aynada baktılar. Gördükleri ne kendileriydi, nede bir diğeri, gördükleri ikisiydi, o aynada ikisi Bir şeydi. Umuttu biri birine, birbirlerinin gözlerinde Ona baktılar. Bir’i düştüyse diğeri kaldırdı. Bir’i korktuysa diğeri sarıp sarmaladı.. Bir’den kopmuş birer ince sızıydı ikisi erkek kadının gurbeti kadın ise erkeğin vatanı, her şeyi..