Ah Momo...
Bu kitabı okurken içinde yaşadım, Momoyla mutlu oldum, Momoyla korktum...
Seni çok seviyorum Momom, hep kalbimde taşıyacağım seni, sana ayıracak zamanım hep olacak...
Sevmek en çok da zaman ayırmaktır, bizi yaratan Rabbimize, zamanı bize veren Rabbimize zaman ayırmakta zorlanıyoruz, ne acı...
Ve duvar ustası Nicolanın zaman tasarruf şirketinin onun aklını çeldikten sonra dediği şu sözleri unutamayacağım:
"dürüst bir duvar ustasının vicdanı sızlar. Harcın içine haddinden fazla kum katmak ne demektir, bilir misin? Böyle bir bina dört beş yıl dayanır. Sonra biri öksürse, yıkılıverir. Hepsi aldatmaca, haince aksatma, hile! En kötüsü bu da değil, yaptığımız evler! Bunlar aslında ev bile değil. Bunlar, ruh ambarları bunlar! İnsanın midesi bulanır! Amaaan, bana ne bundan canım? Ben paramı alıyorum ya, ona bakarım."
Şimdi insanlar işlerini severek değil, para için yapıyorlar, ve bizim yaşadığımız son depremle bir sürü canımız gitti... Yaşattıklarını yaşamadan kimse ölmez inşaAllah...